Oral Presentation - 26
TWO-WHEELED DANGER IN THE STREETS: CHILDREN’S FAVOUR
Pancreatic injuries after blunt abdominal traumas are rarely observed and usually they can’t be diagnosed or diagnosed too late. Bicycle accident is the most common cause of pancreatic injuries in children.
Ten-year old male patient was referred to emergency service 18 hours after his bicycle accident due to nausea and vomiting. His lipase and amylase levels were high, computerized tomography scans showed pancreatic laceration and suspected duodenal perforation. The patient was closely followed in intensive care unit (ICU). Nasogastric and foley catheters were inserted and appropriate antibiotics, octreotide, fluid treatment were administred. The patient was followed immobile in ICU. Nasogastric catheter was removed ten days later and he was started pancreas protective diet on 12th day. After 10days of follow-up in intensive care and 12 days in normal room he was discharged with suggestions.
The patient was followed hand-up in highly depented group by close car efor the chance in respiratory functions, gastrointestinal functions infection, risk of bleeding, pain, fluit-electrolyte balances, restricted physical activity, loss in skin integrity and anxiety in standart nursing care.
Medical management of pancreatic trauma is more important than surgical management which focuses on the importance of clinical follow-up. Sign and symptom observation, evaluation and recording are very important in nursing especially in pancreatic trauma. Multidisciplinary assessment is essential in pancreatic trauma in order to prevent complications.
ÇOCUKLARIN VAZGEÇİLMEZİ İKİ TEKERLEK TEHLİKESİ
Künt batın travmaları sonrası pankreas yaralanması oldukça nadir karşılaşılan bir durumdur. Ayırıcı tanı genellikle atlanmakta yada geç tanı konulmaktadır. Bisiklet kazaları çocuklardaki pankreas yaralanmalarının en yaygın sebebidir.
10 yaşında erkek hasta bisikletten düştükten 18 saat sonra, bulantı ve kusma nedeniyle dış merkezde acil servise başvurdu. Yapılan tetkiklerinde amilaz ,lipaz düzeyleri yüksek çıkan, tomografisinde pankreas laserasyonu ve şüpheli duodenum perforasyonu tespit edildi. Abdominal hassasiyeti olan olgu çocuk cerrahisi kliniğine sevk edildi. Kliniğimize kabul edildikten sonra yoğun bakım ünitesine alındı. Monitörize edilerek nazogastrik (NG) ve foley sonda takıldı. Uygun antibiyoterapi, oktreotid ve idame sıvı başlandı. İmmobil izlendi. 10. gün NG sondası çekilen hastaya, 12. gününde pankreas koruyucu diyet başlandı. Etkisiz soluk alıp verme örüntüsü, akut ağrı, sıvı volüm eksikliği riski, deri bütünlüğünde bozulma riski, oral mukoz membranda bozulma riski, bağırsak boşaltımında değişiklik, enfeksiyon alma riski, kanama riski, anksiyete ve korku gibi hemşirelik tanıları konulan hasta 10 gün yoğun bakım, 17 gün serviste takip edildi. Takipte genel durumu iyi olan hasta önerilerle taburcu edildi.
Pankreas yaralanmalarında, tıbbi müdahale cerrahi müdahalenin önüne geçmektedir. Bu bakımdan klinik seyir önemlidir. Hemşirelerin semptom ve bulguları gözlemesi, değerlendirmesi ve kayıt etmesi, zaman kazandırıcı olup sonucu olumlu etkilemektedir.
Komplikasyonların önüne geçebilmek için multidisipliner bir ekip anlayışı ile bütüncül hemşirelik yaklaşımı gerekmektedir.