Oral Presentation - 1
Pressure Wound In Chıldren Determınatıon Of Prevalence And Risk Factors
R Özgen*, F Eti Aslan**, H Şişman*, D Alptekin*, Y Akıl*
*Çukurova University, Medicine Faculty Balcalı Hospital
**Bahcesehir University Health Science Faculty
AIM: Pressure ulcer is a serious health
problem not only among the adults but also among the children. However;
anatomical and physiological differences of the children may affect the
prevalence of pressure ulcer. The current study aimed at prevalence of pressure
ulcer and its risk factors.
METHOD: The sample of the study, which was
cross sectional and analytic, was composed of 143 children who were admitted to
Çukurova University Balcalı Hospital on the 21st of January, 2015 for
treatment. Ethical approval and official permission to undertake the study were
obtained from the university ethics committee. The data were gathered using
“Individual Characteristics Form” and “The Braden Scale for Predicting Pressure
Ulcer Risk among the Children” with observation and face to face interview
method. For the data analyses; frequencies, percentages, means, standard deviations,
Kolmogorov-Smirnov distribution test, Pearson chi-square test and Fisher Exact
test and Spearman Correlation Analyses were employed. Results were considered
significant at p<0.05 and confidence interval was set at 95%.
FINDINGS: Pressure ulcer developed in 17 of
the 143 patients (%12). For these children; average age was 66.2±616 months,
mean body weight was 19.7±16.5 and most of them were determined as underweight
according to Body Mass Index (12 children, %70.6). 64.7% (11 children) of the
children were boys. Among the children in whom pressure ulcer developed; it was
seen that average hemoglobin value was 9.5±1.6 g/dl and average albumin value
was 2.7±0.2 g/dl. It was found out that
mean Glasgow Coma Scale score was 10.7 ± 4.6 and mean “Braden Risk Score” was
15.3 ± 5.2; which was “moderate risk”. 58.8% of the children were treated at
intensive care unit. 52.9% of the children (9 children) had neurological
problems whereas 70.6% of them (12 children) had chronic problems. It was
discovered that the rate of the patients whose pressure ulcer was grade 1 was
47.1% (8 children).
RESULTS: In the current study; prevalence of
pressure ulcer was 12%. Most of the children in whom pressure ulcers developed
had low BMI and albumin values and neurological and chronic diseases; which was
indicated that these children were under risk for pressure ulcers. However;
there is a need for the studies that have a sample representing the children
with pressure ulcers and for doing advanced studies. The results obtained from
the current study will be evaluated as an evidence to prevent and treat
pressure ulcers at the institution where the study was done.
Çocuklarda Basınç Yarası Prevalansı ve Risk Faktörlerinin Belirlenmesi
R Özgen*, F Eti Aslan**, H Şişman*, D Alptekin*, Y Akıl*
*Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi
**Bahçeşehir Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi
Amaç: Basınç yarası, yetişkinlerde olduğu
gibi çocuklarda da önemli bir sağlık sorunudur. Ancak çocukların anatomik ve
fizyolojik farklılıkları basınç yarası prevalansını etkileyebilir. Bu
araştırmanın amacı, çocuklarda basınç yarası prevalansı ve risk faktörlerini
belirlemektir.
Yöntem: Kesitsel ve analitik tipteki araştırmanın örneklemini, Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesinde 21
Ocak 2015 tarihinde yatarak tedavi edilen 143 çocuk hasta oluşturdu. İlgili kurumdan etik kurul ve çalışma izni
alındı. Veriler “Bireysel Özellikler Formu” ve “Çocuklar İçin Braden Q Basınç
Yarası Risk Değerlendirme Ölçeği” kullanılarak gözlem ve yüz yüze görüşme
yöntemiyle toplandı. Verilerin analizinde Frekans, Yüzde, Ortalama, Standart
sapma, Kolmogorov - Smirnov dağılım testi Pearson Ki-Kare testi ve Fisher Exact
test ve Spearman Korelasyon Analizi
kullanıldı. Sonuçlar % 95 güven aralığında, p<0,05 anlamlılık düzeyinde
değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 143 hastanın 17 (% 12 )’sinde basınç yarası
gelişti. Yaş (ay) ortalaması 66,2±61,6,
Vücut Ağırlığı ortalaması 19,7±16,5 olup,
Beden Kitle Endeksine göre çoğunluğu zayıf (12 çocuk,% 70,6) olan
örneklemin % 64,7(11 çocuk)’si erkekti.
Basınç yarası gelişen çocukların hemoglobin ortalaması 9,5±1,6 g/dl, albumin
ortalaması ise 2,7±0,2 g/dl olarak belirlendi.
Glasgow Koma Ölçeği Puanı 10,7 ± 4,6 ve “Braden Risk Puanı” ortalaması
ise 15,3 ± 5,2 “orta derecede risk” olarak bulundu. Yüzde 58,8’i yoğun bakımda
tedavi edilen çocukların çoğunluğunun (%52,9: 9 çocuk) nörolojik sorunu, %70,6
(12 çocuk) ise kronik sorunu vardı. Basınç yarası 1. Evrede olan hasta
oranı %47,1 (8 çocuk) bulundu.
Sonuç: Bu çalışmada basınç yarası
prevalansı % 12 bulundu. Basınç yarası gelişen çocukların çoğunda BKI ve
albumin düzeyinin düşük olması nörolojik ve kronik hastalıklarının bulunması
basınç yarası için riskli olduklarını gösterdi. Ancak, basınç yarası gelişmiş
çocukları temsil eden örneklemlerde çalışılmasına ve ileri araştırmalar
yapılmasına gereksinim vardır.
Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar araştırmanın yapıldığı
kurumda basınç yaralarını önlemeye ve tedavisine yönelik kanıt oluşturmak üzere
değerlendirilecektir. Not: Journal Pediatric Surtgıcal Nursıng dergisinde makale değerlendirme aşamasındadır.