Oral Presentation - 16
Outpatient Follow-up of Burn Patients Coming to the Department of Pediatric Surgery
B Eroğlu, M Polat, NG Özer Özlü, ÜZ Dökümcü, G Özok
Ege University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery, İzmir
Introduction: Burns, skin and / or subcutaneous tissue which ıt is defined as acute damage caused by exposure to heat, cold, electricity, chemicals and radioactive rays. However, burns are not only localized events affecting the skin. It is a form of trauma that affects the whole organism in a comprehensive way and has systemic physiopathological effects.
Materials and Methods: This prospective study included all burn patients admitted to the outpatient clinic of pediatric surgery between 2018 and August 2019. These patients were followed up with forms prepared in addition to the hospital records. In this study, age, sex, type of burns, burn areas, degree of burns, type of dressings applied, selection of treatment and frequency of visits to the outpatient clinic were recorded. SPPS 20.0 package program was used for descriptive and analytical statistics.
Results: A total of 208 patients were admitted to the outpatient clinic during the study period. 59.6% of the burn patients were male. When the factors of burn are examined, 37.5% are burnt with tea and 32.7% are hand and arm burns. 51.9% of burns are second degree and 37.0% of them are deep burns. It is the first center of the pediatric surgery department of 64.9% of the children. Diets of 70.2% of burned children continued as normal. Povidone iodine, nitrofurantoin, sulfadiazine, aquacel Ag, hyoluronic acid-collagenase and hyoluronic acid-agsulfadiazine were used in children's dressings. While 91.3% of the children had no surgical intervention, 7.7% had excision and 0.5% had grafting. Scar treatment was applied to all burned children and gel cream containing dimethicone was recommended in 24.0%. All burned children were called to the outpatient clinic for control in the first month of the burning.
Conclusion and Recommendations: The number of patients determined during the study period shows that burns are still a serious problem in our country. It was seen that outpatient burns were preferred in tertiary health care facilities. Since the treatment and care of burns takes a long time, it is recommended that they be directed to near-distance burn treatment centers. Close treatment centers are thought to reduce the economic and psychological burden of families.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’na Gelen Yanık Hastalarının Ayaktan Takibi
B Eroğlu, M Polat, NG Özer Özlü, ÜZ Dökümcü, G Özok
Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Giriş: Yanıklar, deri ve/ veya deri altı dokularında; sıcaklık, soğuk, elektrik, kimyasal maddeler ve radyoaktif ışınlara maruz kalarak oluşan akut hasarlanma olarak tanımlanır. Fakat yanıklar sadece cildi etkileyen lokalize olaylar değildir. Bütün organizmayı kapsamlı bir şekilde etkileyen travma şekli olup sistemik fizyopatolojik etkileri bulunmaktadır.
Gereç- Yöntem: Bu prospektif çalışma, çocuk cerrahisi anabilim dalı polikliniğine 2018- Ağustos 2019 tarihleri arasında ayaktan başvuran tüm yanık hastalarını kapsamaktadır. Bu hastalar, hastane kayıtlarına ek olarak hazırlanmış formlarla takip edilmiştir. Bu çalışmada polikliniğe başvuran hastaların yaşı, cinsiyeti, yanık tipleri, yanık alanları, yanık derecesi, uygulanan pansumanların türü ve uygulanan tedavinin seçimi ve polikliniğe gelme sıklıkları kayıt edildi. Verilerin analizinde tanımlayıcı ve analitik istatistik için SPPS 20.0 paket programı kullanıldı.
Bulgular: Çalışma döneminde polikliniğe toplamda 208 hasta geldi. Gelen yanık hastaların %59.6’sı erkektir. Yanık etkenlerine bakıldığında ise %37.5’u çay ile yanmış olup %32.7’si el ve kol yanığıdır. Yanıkların % 51.9’u ikinci derece olup bunların %37.0’si derin yanıktır. Gelen çocukların %64.9’unun çocuk cerrahisi anabilim dalı ilk merkezidir. Yanıklı çocukların %70.2’sinin diyetleri normal şekilde devam etti. Çocukların pansuamnında povidon iyodin, nitrofurantoin, sulfadiazin, aquacel Ag, hyolüronikasit-kollejenaz ve hyolüronikasit-agsülfadiazin kullanıldı. Çocukların %91.3’üne cerrahi girişim yapılmazken %7.7’sine eksizyon , %0.5’ine greftleme yapıldı. Yanıklı çocukların tümüne skar tedavisi uygulanmış olup %24.0’unde dimetikon içerikli jel krem önerildi. Tüm yanıklı çocuklar yanma olayının birinci ayında polikliniğe kontrole çağrıldı.
Sonuç ve Öneriler: Çalışma döneminde belirlenen hasta sayısına bakılarak yanıkların ülkemizde hala ciddi bir sorun olduğunu göstermektedir. Ayakta tedavi edilen yanıkların da üçüncü basamak sağlık tesislerinin tercih edildiği görüldü. Yanıkların tedavi ve bakımı uzun süre aldığı için yakın mesafe yanık tedavi merkezlerine yönlendirilmesi önerilmektedir. Yakın tedavi merkezleri ailelerin ekonomik ve psikolojik yükü azaltacağı düşünülmektedir.