Oral Presentation - 13
Urotherapy treatment in children with voiding disorder: Early results of the recently established pelvic floor rehabilitation unit in a public hospital
N Akgün*, R Altuntaş**, A Özyer***, D Yiğit*, S Kanyılmaz***, Aİ Dokucu*, Ö Kuru***
*University of Health Sciences,Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu City Hospital, Department of Pediatric Surgery and Pediatric Urology, İstanbul
**N/A
***University of Health Sciences, Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu City Hospital ,Department of Physical Therapy and Rehabilitation
Aim: Investigation of the early results of urotherapy treatment performed by the urotherapy nurse of pediatric patients with voiding disorder in our pelvic floor rehabilitation unit.
Methods: Patients with non-neurogenic voiding disorder who applied to our Pediatric Urology Outpatient Clinic between December 2021 and August 2022 were included in the urotherapy treatment program after the evaluation. Urotherapy was given by an experienced urotherapy nurse. Patients were evaluated with 3-day bladder diary, 7-day Bristol defecation scale, voiding and bowel symptom score, PinQ questionnaire for quality of life, symptom severity with VAS, EMG, treatment satisfaction with Likert scale (1-5) at the beginning and at the end of treatment. The urotherapy program was applied for 8 weeks with weekly hospital visits. The results of the patients were analyzed retrospectively.
Results: Of the 19 patients, 11 were female and 8 were male. The mean age of the children was 8.6 (5-16). The mean duration of their complaints was 51(5-108) months. Two of 19 patients were excluded from the study due to non-compliance with treatment. Treatment was interrupted due to urinary tract infection UTI in 2 of 9 children with a history of frequent UTI, and UTI was not observed in 7 of them during follow-up. In all 9 patients whose pre- and post-treatment data were evaluated, child/family treatment satisfaction was at the level of 4 and 5. Of the 7 patients with urinary incontinence, incontinence completely resolved in 3, symptoms decreased in 2 patients, but there was no clinical change in 2 patients. The daily clean intermittent catheterization (CIC) number of a patient who applied CIC decreased from 3 to 2. Nocturnal incontinence was improved in 2 patients who were given alarm therapy.
Conclusion: In public hospitals, the number of urotherapy units with trained health personnel is low. Due to high numbers of patients in public hospitals, there are difficulties in sparing time and assigning trained nurses to these patients. We think that the treatment of these patients by health professionals who are focused on urotherapy and can spare time in appropriate environments will have a positive effect on the results.
İşeme bozukluğu olan çocuklara üroterapi tedavisi: Kamu hastanesinde yeni kurulan pelvik taban rehabilitasyonu ünitesinin erken dönem sonuçları
N Akgün*, R Altuntaş**, A Özyer***, D Yiğit*, S Kanyılmaz***, Aİ Dokucu*, Ö Kuru***
*Sağlık Bilimleri Üniversitesi Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi, Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi Kliniği, İstanbul
**Serbest Çalışan
***Sağlık Bilimleri Üniversitesi Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniği, İstanbul
Amaç: Pelvik taban rehabilitasyon ünitemiz tarafından işeme bozukluğu olan çocuk hastaların üroterapi hemşiresince yapılan üroterapi tedavisinin erken dönem sonuçlarının incelenmesi
Yöntem: Çocuk Üroloji Polikliniğimize Aralık 2021-Ağustos 2022 tarihleri arasında başvuran non-nörojenik işeme bozukluğu bulunan olgular değerlendirme sonrası üroterapi tedavi programına alındı. Üroterapi, deneyimli bir üroterapi hemşiresi tarafından verildi. Hastalar tedavinin başı ve sonunda 3 günlük mesane günlüğü, 7 günlük Bristol dışkılama skalası, işeme ve barsak semptom skoru, yaşam kalitesi için PinQanketi, VAS ile semptom şiddeti, EMG, tedavi memnuniyeti likert skala (1-5) ile değerlendirildi. Üroterapi program haftalık hastane vizitleri ile 8 hafta süre ile uygulandı. Tedavileri tamamlanan hastaların sonuçları retrospektif olarak incelendi.
Bulgular: Toplam 19 hastanın, 11’i kız, 8’i erkekti. Çocukların yaş ortalaması 8,6 (5-16) idi. Şikayetlerinin süresi ortalama 51(5-108) aydı. On dokuz hastanın 2’si tedaviye uyumsuzluk nedeniyle çalışma dışı bırakıldı. Sık idrar olu enfeksiyonu (İYE) öyküsü olan 9 çocuğun 2’sinde İYE nedeniyle tedaviye ara verildi, 7’sinde izlem sırasında İYE izlenmedi. Tedavi öncesi ve sonrası verileri değerlendirilen 9 hastanın tümünde çocuk/aile tedavi memnuniyeti 4 ve 5 düzeyindeydi. İdrar kaçırması olan 7 hastanın, 3’ünde kaçırma tam düzeldi, 2’sinde bulgular azaldı, fakat 2 hastada klinik değişiklik olmadı. Temiz aralıklı kateterizasyon (TAK) uygulayan bir hastanın günlük TAK sayısı 3’ten 2’ye indi. Alarm tedavisi verilen 2 hastanın gece kaçırmalarında düzelme sağlandı.
Sonuç:. Kamu hastanelerinde eğitimli sağlık personeli ile üroterapi yapılan üntite sayısı azdır. Kamu hastanelerindeki yoğunluk nedeniyle bu hastalara nitelikli zaman ayırımı ve konu hakkında eğitimli hemşire görevlendirilmesinde zorluklar vardır. Bu hastaların üroterapiye yoğunlaşmış ve vakit ayırabilen kişilerce ve uygun ortamlarda yapılmasının sonuçlara olumlu etkisinin olacağını düşünüyoruz.