Oral Presentation - 21
A case report: Care of a child operated on for perforated appendicitis using the Roy adaptation model
A Çakmak, F Vural
Dokuz Eylül University Faculy of Nursing, Department of Surgical Nursing
Appendicitis is one of the most common diseases requiring emergency surgical treatment in childhood. The highest incidence is between 10-19 years of age and appendicitis develops in 23.3 out of 10000 people each year. While 50% of children with perforated appendicitis have complications, this rate is between 2% and 4% in children without perforation. Surgical intervention causes the child to experience various physiological, social and psychological problems. These problems include physical pain, diarrhoea, nausea, vomiting, loss of appetite, weight loss, insomnia, fatigue, psychological anxiety, change in body image, decreased self-esteem and self-confidence, fear and depression. Roy Adaptation Model considers the individual as a whole with physiological, psychological and social aspects. In the Roy Adaptation Model, observable behaviours of individuals are grouped under four headings and these are called ‘adaptation areas’. Adjustment areas are physiological, self-concept, role function and interdependence areas. Considering the individual holistically in line with the model makes it easier to plan and implement nursing interventions. Considering that the model will facilitate the planning and implementation of holistic nursing care, the nursing care of a 15-year-old male patient who underwent surgery for perforated appendicitis was structured in the areas of physiological, self-concept, role function and interdependence according to RUM.
The nursing diagnoses for the physiological domain are ‘’postoperative acute pain‘’, ‘’nutrition less than the body requirement‘’, ‘’change in sleep pattern‘’, ‘’deterioration in physical movement, ‘’change in bowel emptying‘’, ‘’risk of infection‘’, ‘’risk of developing complications related to surgery‘’, ‘’lack of information about postoperative care.
‘’ The nursing diagnoses of ‘impairment in body image’, ‘ineffective individual coping, anxiety’ were evaluated in the field of self-concept; ‘role relationship disorder due to surgical intervention’ in the field of role function; ‘impairment in social relations due to surgical intervention’ in the field of interdependence.
RUM aims to develop a successful adaptation response in the physiological, self-concept, role function and interdependence areas of the patient undergoing surgery for perforated appendicitis. The use of RUM in the nursing process has been helpful in collecting data, determining nursing interventions and evaluating the results of interventions. It is thought that this study will set an example for nurses about the use of the model.
Bir Olgu Sunumu: Perfore Apandisit Nedeniyle Ameliyat olan Çocuğun Roy Uyum Modeli’ne Göre Hemşirelik Bakımı
A Çakmak, F Vural
Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Cerrahi Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı
Apandisit, çocukluk çağında en sık acil cerrahi tedavi gerektiren hastalıkların başında gelmektedir. En yüksek insidans 10-19 yaşlar arasında olup her yıl 10000 kişinin 23.3’ünde apandisit gelişir. Tedavinin ana basamağını cerrahi oluşturur. Çocuklarda klinik tablonun spesifik olmaması, semptomların diğer çocukluk hastalıkları ile benzerlik göstermesi ve iletişim zorluğu apandisit teşhisinin gecikmesine sebep olmaktadır. Çocuklarda 24 saatten fazla semptoma sahip olma perforasyon riskini arttırır. Perfore Apandisitli çocukların %50’sinde komplikasyon görülürken; perforasyonu olmayan çocuklarda bu oran %2 ila %4 arasındadır. Cerrahi girişim çocuğun fizyolojik, sosyal ve psikolojik açıdan çeşitli sorunlar yaşamasına neden olmaktadır. Bu sorunlar fiziksel olarak; ağrı, ishal, bulantı-kusma, iştahsızlık, kilo kaybı, uykusuzluk, yorgunluk, psikolojik olarak; anksiyete, beden imajının değişmesi, benlik saygısı ve öz güvenin azalması, korku ve depresyondur. Ameliyat sonrası bakımın temel amacı homeostatik dengenin yeniden düzenlemesi, komplikasyonların önlenmesi, ağrının giderilmesi ve kısa sürede normal yaşama geri dönüşün sağlanması için hastayı desteklemektir. Roy Adaptasyon Modeli, bireyi fizyolojik, psikolojik ve sosyal açıdan ile bir bütün olarak ele almaktadır. Roy Uyum Modelinde bireylerin gözlenebilen davranışları dört başlıkta toplanmaktadır ve bunlar “uyum alanları olarak isimlendirilmektedir. Uyum alanları; fizyolojik, benlik kavramı, rol fonksiyonu ve karşılıklı bağlılık alanlarıdır. Model doğrultusunda bireyin bütüncül olarak ele alınması hemşirelik girişimlerinin daha kolay planlanmasını ve uygulanmasını sağlamaktadır. Modelin bütüncül hemşirelik bakımının planlanması ve uygulanmasını kolaylaştıracağı düşünülerek perfore apandisit nedeniyle ameliyat olan 15 yaşındaki erkek hastanın hemşirelik bakımı RUM’ a göre fizyolojik, benlik kavramı, rol fonksiyon ve karşılıklı bağlılık alanları içerisinde yapılandırılmıştır.
Fizyolojik alana yönelik hemşirelik tanıları ‘’ameliyat sonrası akut ağrı ‘’, ‘’beden gereksiniminden az beslenme’’,’’ uyku örüntüsünde değişim’’, ‘’fiziksel harekette bozulma, ’’barsak boşaltımında değişim’’, ‘’enfeksiyon riski’’, ‘’ameliyata bağlı komplikasyon gelişme riski’, “ameliyat sonrası bakımına ilişkin bilgi eksikliği’’dir.
‘’ Beden imajında bozulma’’, ‘’etkisiz bireysel başetme, , anksiyete’’ hemşirelik tanıları benlik kavramı; ‘’cerrahi girişime bağlı rol ilişki bozukluğu’’ rol fonksiyon; ‘’cerrahi girişime bağlı sosyal ilişkilerde bozulma’’ karşılıklı bağlılık alanında değerlendirilmiştir.
RUM, perfore apandisit nedeniyle ameliyat olan hastanın fizyolojik, benlik kavramı, rol fonksiyon ve karşılıklı bağlılık alanlarında başarılı uyum yanıtı geliştirmesini amaçlar. RUM, hemşirelik girişimlerini planlama ve uygulamada hemşireye rehberlik etmede yararlı bir modeldir. RUM ‘un hemşirelik sürecinde kullanımı veri toplama, hemşirelik girişimlerini belirleme ve girişim sonuçlarını değerlendirmede yardımcı olmuştur. Bu çalışmanın hemşirelere model kullanımı konusunda örnek oluşturacağı ve yarar sağlayacağı düşünülmektedir.