TÇCD 2011 29. National Pediatric Surgery Congress and 27. National Congress of The Egyptian Pediatric Surgical Association

View Abstract

Poster - 52

Postoperative Intussusception

Background:Intussusception, which is one of the causes of early intestinal obstruction following a surgical procedure, occurs in the first two weeks in %90 of the cases. It is often lately diagnosed because the symptoms such as ileus, nausea and vomiting are thought to be related with the primary pathology. To find out the specific features that would allow early diagnosis and treatment, files of 9 patients who had intussusception after several surgical procedures between 1993 and 2010 are evaluated.

Methods:The ages of the cases ranged from 6 months to 4 years. 6 were male and 3 were female. The procedures included 2 Nissen funduplications, 2 ladd operations for classic type malrotation, 1 ganglyoneuroblastoma resection, 1 bilateral inguinal hernioraphy. In 5 cases discomfort, abdominal pain was followed by an increase in the decreased NG drainage; and in 4 cases discomfort and abdominal pain attacks were followed by vomiting and the direct abdominal graphy showed the signs of small intestine obstruction. Six cases suspected to be intussusception underwent ultrasonography and the diagnosis was confirmed. The other 3 cases underwent operation with diagnosis of brid ileus, and intussusception was noted.

Results:The onset of the symptoms (discomfort, abdominal pain, vomiting or NG drainage increase) changed between 2-12 days (mean 4.7 days). None of the cases had bloody-mucous stools. In 3 cases the mass was palpable. The duration between the onset of the symptoms and the operation was 1-4 days (mean 25 days). The intussusception was ileoileal in 5, jejunojejunal in 2, jejunoileal in 1 and ileocolic in 1 case. Manual reduction was performed in all cases.

 

Conclusions:Palpation of the typical mass or bloody-mucous stool is rare. However discomfort and crying in infants and abdominal pain attacks in older children seem to be the first signs and they must be thought to be the clinical features in this type of intussusception. Ultrasonography would help us for the early diagnosis. 

Postoperatif invajinasyon

Cerrahi bir girişim sonrası erken dönemdeki intestinal tıkanıklığın nedenlerinden birisi olan invajinasyon, vakaların %90’ında ilk 2 hafta içerisinde gelişir. Bu dönemde ileus, bulantı ve kusmalar primer patoloji ile ilişkili olarak düşünüldüğü için de invajinasyon tanısı sıklıkla gecikmektedir. Bu vakalarda erken tanı ve acil tedaviyi sağlayacak spesifik bulguların varlığını tespit edebilmek amacıyla 1993-2010 yılları arasında çeşitli cerrahi girişimler sonrası dönemde invajinasyon gelişen 9 hastanın dosyaları incelendi.

Vakaların yaşları 6 ay ile 4 yıl arasında değişmekteydi. Altısı erkek ve üçü kızdı. İlk ameliyatlar; 2 vakada Nissen fundoplikasyonu, ikisinde klasik tip malrotasyon nedeniyle Ladd prosedürü, birinde ganglionöroblastomanın çıkartılması, birinde bilateral inguinal herni tamiri, birinde Martin operasyonu ve birinde Bilroth I operasyonuydu. 5 vakada huzursuzluk/karın ağrısı ataklarını takiben azalmış olan NG drenajında ani bir artış ve beslenen 4 hastada da yine huzursuzluk/karın ağrısı ataklarını takiben kusmaların başlaması nedeniyle çekilen ayakta direkt karın grafilerinde ince barsak düzeyinde tıkanıklığı düşündüren bulgular görüldü. Takiben invajinasyon düşünülen 6 vakada ultrasonografi ile tanı doğrulandı. Kalan 3 vaka ise brid ileus ön tanısı ile acil ameliyata alındığında invajinasyon tespit edildi.

Semptomların (huzursuzluk/karın ağrısı, kusma veya NG drenaj artışı) başlangıcı 2 ile 12 gün arasında değişmekteydi, ortalama 4,7 gündü. Vakaların hiçbirisinde kanlı mukuslu gaita çıkışı olmadı. Sadece üç vakada kitle palpe edilebildi. Semptomların başlaması ile ameliyata alınması arasında geçen süre 1 ile 4 gün arasında değişmekteydi, ortalama 2,5 gündü. Beş vakada ileoileal, 2 vakada jejunojejunal, bir vakada jejunoileal ve bir vakada ileokolik invajinasyon mevcuttu. Vakaların tamamında elle redüksiyon yapıldı.

Tipik kitlenin palpe edilmesi veya kanlı mukuslu gaita gibi spesifik bulgular nadirdir. Ancak, infantlarda huzursuzluk ve ağlama, daha büyük çocuklarda karın ağrısı atakları vakaların hepsinde ilk olarak ortaya çıkan ve invajinasyonu düşündürmesi gereken klinik şikayetler olarak görülmüştür. Şüpheli vakalarda ultrasonografi değerlendirmesi erken tanıyı sağlayacaktır. 

Close