Oral Presentation - 27
Conservative Management in Congenital Lobar Emphysema
Congenital lobar emphysema can be managed conservatively unless there are clinical and radiological findings of a severe disease. In this study we evaluated eight cases of congenital lobar emphysema, who were managed conservatively.
There were one girl and seven boys. Mean age of onset of symptoms was 3.3 months in six patients (8 days-6 months). One patient with a diagnosis of left upper and right middle lobar emphysema, a left upper lobectomy was performed and the right middle lobe was managed conservatively. One patient had a prenatal diagnosis. Symptoms were respiratory distress in all patients, while infection accompanied the distress in two cases. Emphysema was detected in the left upper lobe in four patients, in the right upper lobe in two patients and in the right middle lobe in the remaining two patients.
The patients were followed for 31 months (2-72 months) after the diagnosis. During this time, child had an attack of pneumonia in the emphysematous lobe. Other children did not experienced any problems. Radiological follow-up chest radiography revealed improvement in two cases. Radiological findings remained unchanged in the other six patients.
As a result, congenital lobar emphysema patients without severe clinical problems can be managed conservatively. These children do not experience any serious lung problem during conservative management period.
Konjenital Lobar Amfizemde Konservatif İzlem
Konjenital lobar amfizem klinik ve radyoloji bulguları ağır olmadığı sürece konservatif olarak da izlenebilecek bir hastalıktır. Çalışmada kliniğimizde konservatif olarak izlenen sekiz konjenital lobar amfizem olgusu irdelenmiştir.
Olgularımızın yedisi erkek biri ise kız idi. Altı olguda ortalama 3.3 aylık (8 gün- 6 ay) iken bulgu vermiştir. Bir olgu sol üst ve sağ orta lober amfizem tanısı almış, sol üst lobektomi uygulanmış ve sağ orta lob ise konservatif izlenmiştir. Bir olgu ise prenatal tanı almıştır. Yedi olgunun hepsi solunum sıkıntısı ile başvururken iki olguda enfeksiyon tabloya eşlik etmiştir. Olguların dördünde sol üst lob, ikisinde sağ üst lob diğer ikisinde ise sağ orta lob tutulmuştur.
Olgular ortalama olarak (2-72 ay) 31 ay izlenmiştir. Bu süre içinde sadece bir çocuk ilgili lobda bir kez pnömoni atağı geçirmiştir. Diğer çocukların takibinde herhangi bir sorun olmamıştır. Radyolojik takiplerinde ise iki olgunun PA akciğer grafisinde iyileşme olmuş diğer altı hastada ise değişiklik olmamıştır.
Sonuç olarak klinik olarak sorun ciddi sorun yaratmayan konjenital lobar amfizem olguları konservatif olarak izlenebilir. İzlenen çocuklarda izlem sırasında ciddi bir akciğer sorunu yaşanmamaktadır.