TÇCD 2012 30th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Poster With Presentation - 20

LIMBERG FLAP REPAIR AT THE TRATMENT OF PILONIDAL SINUS: CASE REPORT

 

Aim of the study:

We aimed to present one case with pilonidal sinus treated by limberg flap repair.

 

Methods:

Retrospective analysis of one patient with pilonidal sinus was performed. The stages of operation were imaged and presented.

 

Results:

15 years old male patient admitted with pain which started 6 months ago. Physical examination demonstrated 3 sinus orifices posteromedially. Limberg flap repair was planned to patient. Operation was imaged stage to stage. Spinal anesthesia was preferred during operation. At first, skin was insized as rhomboidal flap including sinus orifices. Pilonidal sinus was excised totally until coccyx demonstrated. Ultimately, skin closed with nonabsorbable primary sutures by lateral rhomboid flap. 5 day bed recovery at prone position was performed after surgery. Dressing was extracted at first day and only povidine iodine was applied to incision. The sutures were taken at second week. Follow-up period was uneventfull. No recurrence is seen.

 

Discussion:

High recurrence rates are noted after pilonidal sinus surgery. Discomfortable dressings can be necessary after surgery with open incisions. Limberg flap repair at pilonidal sinus treatment should be preferred as an efficient and comfortable option.

PİLONİDAL SİNÜS TEDAVİSİNDE LİMBERG FLEP ONARIMI: OLGU SUNUMU

 

Amaç:

Kliniğimizde pilonidal sinüs tedavisinde limberg flep onarımı uygulanan bir olgunun sunulması amaçlanmıştır.

 

Yöntem:

Pilonidal sinüste limberg flep onarımı uygulanan olgunun kayıtları incelenmiştir. Operasyon görüntüleri evreler halinde sunulmuştur.

 

Bulgular:

15 yaşında erkek hasta son 6 aydır devam eden ağrı yakınmasıyla başvurmuştur. Yapılan fizik muayenesinde posteriorda orta hatta 3 adet pilonidal sinüse ait sinüs ağzı saptanmıştır. Olguya limberg flep onarımı planlanmıştır. Operasyon evre evre görüntülenmiştir. Spinal anestezi altında cerrahi işlem gerçekleştirilmiştir. Öncelikle cilt sinüs ağzını içine alacak şekilde romboid flep şeklinde insize edilmiştir Sonrasında sinüs koksiks görülene kadar total eksize edilmiştir. En son olarak lateralde hazırlanan romboid flep defekte doğru yaklaştırılıp cilt emilemeyen sütürler ile primer kapatılmıştır.  Operasyon sonrası 5 gün pron pozisyonunda yatak istirahati uygulanmıştır. Pansuman yalnızca 1. gün povidin iyodin ile yapılmış sonrasında açık bırakılmıştır. Postoperatif ikinci hafta cilt sütürleri alınmıştır. Operasyon sonrası ikinci ay sorunsuz şekilde izlemine devam edilmektedir.

         

Sonuç:

Pilonidal sinüs tedavisi sonrası yüksek oranda nüksle karşılaşılabilmektedir. Ameliyat sonrası yaranın açık bırakıldığı operasyon tipleri ise hasta konforu ve sürekli pansuman gereksinimi açısından sıkıntılar yaratabilmektedir. Pilonidal sinüs tedavisinde limberg flep onarımı etkin ve konforlu bir tedavi yöntemi olarak tercih edilebilir.

Close