TÇCD 2012 30th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

AIM:Circumcision, a surgical procedure commonly done by people who are unqualified or in addition to being not made according to the method increases the rate of complications. Seen as a complication of circumcision phimosis secondary to stress the importance of pathology in patients presenting.

MATERIALS AND METHODS: In 23 cases that secondary phimosis were brought to our clinic between 2010-2012 their history investigated and detailed physical examination were done. Then the

patients were operated and pathology was corrected.

FINDINGS: Secondary phimosis patients, 2/12 between the ages of 5, learned that their circumcision is made 17 of  with local and 6 of  made under general anesthesia.Determined that 15 of our patients were made by people not doctor and the others were circumcised by doctors not a pediatric surgeon. Learned that electrocautery was used in 4 of the patients. All patients were operated and detected in all that including the mucosa and the mucosa and the skin more than usual, had long left. In operation a circumcision was made according to method by opening the adhesions in glans penis. Follow-up of all patients were not observed any problem.

RESULT: As in all Muslim countries, the circumcision is often made under sedation and made in proper method by qualified people. We think those are can prevent many sequelae of circumcision especially the secondary phimosis.

AMAÇ:Sünnet, yaygın olarak yapılan bir cerrahi işlem olmasının yanında ehil olmayan kişiler tarafından da yapılması veya yöntemine uygun yapılmaması komplikasyon oranını da arttırmaktadır. Sünnet komplikasyonu olarak görülen sekonder fimozis hastalarımız sunularak patolojinin önemi vurgulamak amaçlanmıştır.

GEREÇ VE YÖNTEM: Kliniğimize 2008- 2012 yılları arasında getirilen 23 sekonder fimozis olgusunun öyküsü araştırılmış ve hastanın ayrıntılı fizik bakısı yapılmıştır. Daha sonra hastalar ameliyata alınarak patoloji düzeltilmiştir.

BULGULAR:Sekonder fimozis hastalarımızın 2/12 ile 5 yaşları arasında ve 17’sinin lokal, 6’sının genel anestezi ile sünnet yapıldıkları öğrenilmiştir. Hastalarımızın 15'inin doktor dışı kişiler tarafından, diğerlerinin ise Çocuk Cerrahı dışındaki doktorlar tarafından sünnet yapıldıkları belirlenmiştir. Hastaların 4'ünde elektrokoter kullanıldığı öğrenilmiştir. Hastaların tümünde mukozanın daha fazla olmak üzere hem mukoza hem de derinin normalden daha uzun bırakıldığı ve iyileşme sırasında oluşan fibrotik halkanın glansı sıktığı saptanarak saptanmıştır. Ameliyatta tüm bozukluklar düzeltilmiştir. Tüm hastaların izleminde herhangi bir sorun görülmemiştir.

SONUÇ:Tüm Müslüman ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de sık olarak yapılan sünnetin sedasyon altında ve bilen kişiler tarafından usulüne uygun yapılması sekonder fimozis başta olmak üzere birçok sünnet sekeli önlenebilir düşüncesindeyiz.