Poster With Presentation - 141
PROPRANOLOL TREATMENT OF ULCERATED GLUTEAL INFANTILE HAEMANGIOMA
Background: Haemangiomas are the most benign tumors seen in children. They became because of the proliferation of vasculer endotelium cells. Approximately 1/3 of haemangiomas are present with birth. There are some complications of haemangiomas can be seen like bleeding, ulseration and enfection. Our purpose was to investigate the effect of propranolol therapy for ınfantil ulserated haemangioma.
Case: A 6-month-old female child presented with haemangioma since birth, involving from the perianal region to the right gluteal region, with ulceration for the past 2 months. The infant was admitted another center and given treatment but there was any progression in the lesion. A course of an oral antibiotic was given for a period of 1 week before starting treatment with propranolol. We have also dressed the wound with mupirosin (%2) by daily. Propranolol was given as an oral liquid (2 mg/kg) daily divided into two equal doses. The infant was carefully monitored for systemic side effects for 24 hours. During the 4 week period, the wound was progressed and the infant was discharged. Now we are in third month and the ulcer was disappeared and the haemangioma was discoloured. We have decided to terminate the therapy after the forth month.
Conclusion: Haemangiomas are mostly benign lesions and can regress spontaneously. They can be seen 50-60% head and neck, 25% trunk and 15% extremites of the body. Propranolol is a highly effective and safe new treatment modality for ulcerated infantil haemangiomas, as in our case. We propose that propranolol appears to be a promising drug in the treatment of even infantil gluteal ulcerated haemangioma.
GLUTEAL ÜLSERE İNFANTİL HEMANJİOMLU HASTANIN PROPRANOLOL İLE TEDAVİSİ
Giriş: Hemanjiomlar çocukluk çağında en sık görülen benign tümörlerdir. Vasküler endotel hücrelerinin çoğalması ile ortaya çıkarlar. Hemanjiomların yaklaşık 1/3'ü doğumda mevcuttur. Hemanjiomlarda kanama, ülserleşme, infeksiyon ve bası bulguları gibi çeşitli komplikasyonlar görülür. Olgumuzda propranolun ülsere infantil hemanjiom tedavisindeki etkisini göstermeyi amaçladık.
Olgu: Olgumuz 6 aylık kız hasta, yenidoğan döneminden itibaren perianal bölgeden sağ gluteal bölgeye kadar uzanan infantil hemanjiomu mevcutmuş. Yaklaşık 2 aydır hemanjiom bölgesinde ülser gelişmiş ve dış merkezde tedaviye cevap alınamamış. Hastamıza oral antibiotik başlandı ve günlük mupirosin (%2) ile pansuman yapıldı. Tedavinin 1. haftasında hastamıza günde iki dozda verilmek üzere oral 2mg/kg/gün propranolol başlandı. İlk gün 24 saat monitorize edilen hastanın günlük pansumanlarına devam edildi. Tedavinin birinci ayında yara yerine belirgin gerileme görülen hasta taburcu edildi. Şu anda üçüncü ayında olan hastanın ülseri tamamen kaybolmuş olmakla beraber hemanjiomunun rengi de soluklaşmış bulunmaktadır. Olgumuzun tedavisinin dört ayda tamamlanması planlanmaktadır.
Tartışma: Hemanjiomların çoğu iyi seyirli ve kendiliğinden gerileyen lezyonlardır. Hemanjiomların en az %50-60'ı baş-boyun bölgesinde, 25'i gövdede ve %15'i ekstremitelerde yerleşir. Olgumuzda gluteal bölgeye yerleşmiş ve basıya bağlı ülserleşmiş yaraya propranolol tedavisi uyguladık. Propranololun ülsere hemanjiom tedavisinde iyi bir tedavi seçeneği olabileceğini gösterdik.