TÇCD 2012 30th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Poster With Presentation - 105

Suspected urinary obstruction after surgery for reflux in a patient with complicated urinary tract abnormalities

 

Despite the complete resolution of reflux after antireflux surgery, dilated urinary tracts and ongoing urinary tract infection raises the suspicion of obstruction. Intercurrent problems like urinary tract infections makes it difficult to continue conservative follow up and investigation for obstruction with special imaging techniques and / or exploration is needed. Nine-year-old female patient with horseshoe kidney abnormality and grade 3 VUR on the left double collecting system was hospitalized with febrile urinary tract infection, rising of blood pressure and ureteral dilatation detected on ultrasonography 7 months after bilateral ureteral reimplantation. CIC was planned for detrusor hyperactivity and for  increasing amounts of residual urine in the urodynamic investigations. Ureterovesical stricture could not be eliminated in MR urography and at the exploration all ureteral openings (Two left, and one right) had normal appearance and were seen to be easily catheterizable but a double J stent was placed to the right ureter which was seen relatively narrow. Therapy continued for violent pyelitis including pus and debris due to dilated urinary systems, urinary tract infection and for hypertension in the postoperative period. Double J stent was discharged on the 17th postoperative day after obtaining control of infection, renal dysfunction and hypertension. During the outpatient treatment there was a decline in the diameters of the dilating systems   and urea-creatinine values ​​returned to normal levels. Although not anatomically, functional obstruction or dysfunction can be seen after antireflux surgery. This further complicates the ongoing clinical picture. Radiological methods may not be helpfull enough, but before performing any intervention it may be appropriate to wait under infection chemoprophylaxis.

 

Karmaşık üriner anomalileri olan bir olguda reflü cerrahisi sonrası üriner obstrüksiyon şüphesi

 

Antireflü cerrahisi sonrası reflünün tam olarak çözülmesine rağmen süregelen idrar yolları enfeksiyonu ve dilate sistemler obstrüksiyon kuşkusunu doğurmaktadır. Araya giren idrar yolu enfeksiyonları nedeniyle konservatif izlemi sürdürmede sıkıntı ortaya çıkmakta ve obstrüksiyon varlığını özel görüntüleme yöntemleri ile araştırma ve/veya eksplorasyon gerekebilmektedir. Dokuz yaşında at nalı böbrek anomalisi olan kız olgu sol grade 3 VUR, sol çift toplayıcı sistem nedeniyle bilateral üreteroneosistostomi yapıldıktan yaklaşık 7 ay sonra  tansiyon arteriyel yüksekliği, USG’de saptanan üreteral dilatasyon ve ateşli idrar yolu enfeksiyonu nedeniyle yeniden hospitalize edildi. Ürodinamik incelemelerde detrusor hiperaktivitesi ve artan miktarda rezidü idrar kalması nedenleri ile TAK programlandı. MR ürografide üreterovezikal darlık ekarte edilememesi nedeni ile yapılan eksplorasyonda sol çift ve sağ üreter ağızlarının normal görünüm ve kalibrasyonda olduğu çok rahatlıkla kateterize edilebildiği görüldü ancak kısmen dar görünümlü olan sağ üretere double j kateter yerleştirildi. Ameliyat sonrasında çok şiddetli pyelit, İYE,  püy ve debris içeren dilate üriner sistemler ve hipertansiyon nedeniyle tedavisine devam edildi. Enfeksiyon ve renal fonksiyon bozuklukları ve hipertansiyon kontrol altına alındıktan sonra 17. gün double j kateter çekilerek taburcu edildi. Tedavisine ayaktan devam edilen hastanın dilate sistem çaplarında gerileme oldu, üre-kreatinin değerleri normal sınırlara geriledi. Reflü cerrahisi sonrası anatomik olarak olmasa da fonksiyonel bir darlık ve işlev bozukluğu görülebilmektedir. Süregelen klinik tabloyu daha da karmaşık hale getiren bir durumdur. Radyolojik yöntemler yeterince yardımcı olmayabilir ancak herhangi bir girişim yapmadan önce enfeksiyon profilaksisi ile beklemek uygun olabilir. 

Close