Oral Presentation - 152
re RETROSPECTIVE ANALYSIS OF UNILATERAL WILMS TUMOR CASES
Wilms tumor is the most common renal malignancy of childhood. Therefore, we designed a clinical study to review the treatment outcomes and the factors affecting survival of these patients. We identified demographic features, mode of presentation, applied treatments (chemotherapy, radiotherapy, surgery) and long term outcomes of 88 patients treated between 1990-2011 at our instution according to Turkish Pediatric Oncology Group protocol. Chi-square test, Mann-Whitney U test and Kaplan Meier survival analysis are used for statistical analysis. Our study included 50 females and 38 males and mean age at presentation is 3±2.48 years. Patients are grouped as stage 1 (n=35, 39.8%), stage 2a and 2b (n=16, 18.2%), stage 3 (n=17, 19.3%) and stage 4 (n=20, 22.7%). Pathologic examination of tumors revealed favorable histology in 76 patients (86.4%) and unfavorable histology in 10 patients (11.4%). Forty nine patients (55.6%) received preoperative chemotherapy and patient’s age at diagnosis, tumor trombus (6 patients) and the physical examination findings influence the decision of administrating preoperative chemotherapy (p<0.05). Under 1 year of age 25% of patients and 75% of patients between 3-5 years old received preoperative chemotherapy. The palpated mass crosses the midline in 20.5% of patients who were subjected to primary surgery. Treatment outcomes are as follows: 65 (73.9%) children are cured, 12 (13.6%) children died due to recurrences and metastasis, 4 (4.5%) children are under treatment and 7 (8%) children are lost to follow up. For stage 1 and 2 patients 100% survival rates are achieved, however survival decreased to 75% and 44.5% for stage 3 and 4 patients respectively. In conclusion, Wilms tumor patients are treated with low complication and high survival rates comparable to developed countries due to multidisciplinary treatment approach at our institution.
TEK TARAFLI WİLMS TÜMÖRÜ OLGULARININ GERİYE DÖNÜK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ
Wilms tümörü çocukluk çağının en sık görülen böbrek kaynaklı tümörüdür. Bu nedenle girişimde bulunulan hastaların sağaltım sonuçlarını ve sağkalımlarını etkileyen etmenleri araştırmak amacıyla klinik bir çalışma planlanmıştır. Merkezimizde 1990-2011 yılları arasında Wilms tümörü tanısı ile Türk Pediyatrik Onkoloji Grubu protokolüne göre tedavi edilmiş 88 hastanın dosyaları geriye dönük olarak incelenerek demografik özellikler, başvuru yakınmaları, fiziksel inceleme bulguları, uygulanan tedaviler (kemoterapi, radyoterapi, cerrahi) ve uzun dönemli izlem sonuçları açısından değerlendirilmiştir. İstatistiksel analizde ki-kare testi, Mann-Whitney U testi ve Kaplan Meier sağkalım analizi kullanılmıştır. Çalışmaya katılan 50 kız ve 38 erkek hastanın başvuru yaşı ortalaması 3±2,48 yıldır. Hastalardan 35’i evre 1 (%39,8), 16’sı evre 2a ve 2b (%18,2), 17’si evre 3 (%19,3) ve 20’si evre 4 (%22,7)’tür. Bunlardan 76’sında (%86,4) iyi, 10’unda (%11,4) kötü histoloji saptanmıştır. Olguların %55,6’sına (n=49) preoperatif kemoterapi verilmiş, bu kararda hasta yaşının, fiziksel incelemenin ve trombüs varlığının (n=6) etkili olduğu görülmüştür (p<0,05). Bir yaşından küçük hastaların %25’ine, 3-5 yaş grubu hastaların ise %75’ine preoperatif dönemde kemoterapi verilmiştir. Birincil cerrahi uygulanan hastaların %79,5’inin orta hattı geçmeyen kitlesi vardır. Hastaların 65’inde (%73,9) kür sağlanmış, 12’si (%13,6) yineleme ve metastazlar nedeniyle kaybedilmiş, 4’ü (%4,5) tedavi altındadır, 7 (%8) hastanın da son bilgilerine ulaşılamamıştır. Evre 1 ve 2 hastalarda %100 sağkalım oranı yakalanmışken, bu oran evre 3’te %75, evre 4’te ise %44.4’e düşmektedir. Sonuç olarak merkezimizde sürdürülen çok birimli yaklaşımla Wilms tümörü olgularının düşük karmaşa ve gelişmiş ülkelerdekine yakın sağkalım oranlarıyla sağaltıldıkları gözlenmiştir.