TÇCD 2013 31st Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

THE RELATIONSHIP OF AGE AND GENDER WITH DISTRIBUTION OF NEGATIVE, ACUTE AND PERFORATED APPENDICITIS AND WITH POSTOPERATIVE BED OCCUPANCY IN OUR CLINIC IN THE LAST 5 YEARS

Aim: The aim of this epidemiological study was to evaluate the distribution of age and gender factors in patients with appendicitis and to evaluate the effect of the cause of appendectomy on the length of hospital stay.

Materials and Methods: The patients who underwent appendectomy with a diagnosis of acute abdominal pain between May 2008 - May 2013 were analyzed retrospectively. Patients between the ages of 0-18 were divided into three groups as 0-6, 7-12 and 13-18. Appendectomies were examined in three groups according to the pathology results as perforated (PA), acute (AA) and negative appendicitis (NA). The day of hospital stay of the patients were calculated starting from the day after the operation and evaluated with age and gender. For statistical analyses the chi-square, Kruskal-Wallis and one way ANOVA tests were used.

Results: In the study, 1692 patients, who was operated with the diagnosis of acute abdominal pain and undergo an appendectomy were included. There was 1059 male (62.6%) and 633 (37.4%) female patients. Mean age was 9.7 ± 3.2 years (min 0-max 18). The mean duration of hospitalization was calculated as 3 and IQR values as 2 and 4. The number of patients between the ages 0-6 years were 299 (17.7%), ages7-12 years were 1019 (60.2%), and the ages 13-18 were 374 (22.1%).

At the evaluation af appendectomy specimens there were perforation in 176 (20.5 %) patients. 1256 (74.2 %) of them were evaluated as lumen obliteration also acute appendicitis. In 90 (5.3 %) patients were seen mucosal hemorrhage and considered as negative.

All patient groups were not different in terms of age and gender distribution. There was no effect of age on the appendicitis whether it is acute, perforated or negative. PA patients had significantly longer hospital stay than the AA group (see Table 1).

Table 1: Comparison of groups acoording to age group, gender, age and number of days of hospitalization

Parameter	NA (n=90)	AA (n=1256)	PA (n=346)	p value
Gender Female Male	33 57	466 790	134 212	0,925
Age group 0-6 age 7-12 age 13-18 age	21 53 16	215 764 277	63 202 81	0,767
Age	9 (6)	10 (5)	10 (4,7)	0,262
Days of hospitalization	3,3±2,2	3,0±1,9*	3,8±2,5*	< 0,001

 

At the documantation of the groups, it was seen that 18 (5.2%) patiens from the PA group, and 59 (4.7%) patients from the AA group admitted to the hospital after surgery due to wound infection or intra-abdominal abscesses. There was no statistically significant difference between these groups.

Conclusion: According to the information obtained from this study, no significant difference observed between sex and age groups. Only perforated appendicitis patiens were staying in the hospital on average only one day longer than the acute appendicitis patients. Length of hospital stay of NA group to be similar to other groups is thought to be due to the recovery process after surgery. Because the readmission rates were similar in the patients of AA and PA groups, the patients, in whose operation perforation is encountered is also appropriate to be discharged with oral antibiotics. Thus, unnecessary occupancy in the clinics will be avoided.

Amaç: Bu epidemiyolojik çalışma, apendisit hastalarındaki yaş ve cinsiyet faktörlerinin dağılımı ve bu faktörlerin ve apendektomi nedeninin hastanede kalış süresine olan etkisini ölçmek amacıyla yapılmıştır.

Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde 2008 Mayıs -2013 Mayıs yılları arasında akut batın ön tanısı ile apendektomi ameliyatı olan kayıtları geriye dönük olarak incelendi. 0-18 yaş aralığındaki hastalar 0-6, 7-12 ve 13-18 olmak üzere üç gruba ayrıldı. Patoloji sonuçlarına göre apendisitler perfore (PA), akut (AA) ve negatif (NA) olarak 3 grupta incelendi. Hastaların opere oldukları günden sonraki günden itibaren başlanarak hastanede kalış günleri hesaplandı ve yaş ve cinsiyet ile değerlendirildi. Hesaplamada ki kare, Kruskal Wallis ve one way ANOVA testleri kullanıldı.

Bulgular: Çalışmaya sadece akut batın ön tanısı ile opere edilen ve sadece apendektomi yapılan 1692 hasta dahil edildi. Hastalarda 1059 (%62,6) erkek ve 633 (%37,4) kız hasta bulunmaktaydı. Ortalama yaş 9,7 ± 3,2 yıldı (min 0-max 18). Yatış günü ortalama 3 ve IQR değerleri 2 ve 4 olarak hesaplandı. 0-6 yaş arası hasta sayısı 299 (%17,7), 7-12 yaş arası hasta sayısı 1019 (%60,2) ve 13-18 yaş arası hasta sayısı 374 (%22,1) olarak hesaplandı.

Yapılan incelemelerde apendektomilerden 176 (%20.5) tanesinde perforasyon saptandı. 1256 (%74.2) tanesi lümeni oblitere ve akut olarak değerlendirildi. 90 (%5.3) hastada sadece mukozal hemoraji görüldü ve negatif olarak değerlendirildi.

Tüm hasta gruplarında yaş grubu ve cinsiyet dağılımı açısından fark gözlenmedi. Yaşın apendektominin negatif, akut veya perfore olmasına da bir etkisinin olmadığı saptandı. PA grubundaki hastaların AA grubuna göre anlamlı olarak daha uzun süre hastanede kaldığı gözlendi (Bkz. Tablo 1).

Tablo 1: Grupların yaş grubu, cinsiyet, ortalama yaş ve yatış gün sayısı açısından karşılaştırılması

Parametre	NA (n=90)	AA (n=1256)	PA (n=346)	p değeri
Cinsiyet Kız Erkek	33 57	466 790	134 212	0,925
Yaş grubu 0-6 yaş 7-12 yaş 13-18 yaş	21 53 16	215 764 277	63 202 81	0,767
Yaş	9 (6)	10 (5)	10 (4,7)	0,262
Yatış gün sayısı	3,3±2,2	3,0±1,9*	3,8±2,5*	< 0,001

 

Yapılan incelemede PA grubundan 18 (%5,2) ve AA grubundan 59 (%4,7) hastanın ameliyattan sonra yara yeri enfeksiyonu veya batın içi abse nedeniyle başvurduğu belirlendi. Bu gruplar arasında istatistiksel fark  gözlenmedi.

Sonuç: Çalışmamızdan elde edilen bilgilere göre cinsiyet ve yaş grupları arasında anlamlı fark gözlenmedi. Sadece perfore apendisit grubunun akut apendisitlere göre hastanede ortalama sadece 1 gün daha uzun kaldığı gözlendi. NA grubunun hastanede kalış süresinin diğer gruplara benzer olması ameliyat sonrası derlenme süreci nedeniyle olduğu düşünülmektedir. AA ve PA gruplarında postop tekrar başvuru oranlarının benzer olması nedeniyle operasyon esnasında perforasyon görülen hastaların derlenme sonrası oral antibiyoterapi ile taburcu olması uygundur. Böylece klinikte gereksiz yatak işgalinin de engellenmesi mümkün olacaktır.