TÇCD 2015 33rd Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Poster - 40

Ileal perforation caused by typhoid fever

S Büyükbeşe Sarsu, A Karapur
Gaziantep Children's Hospital

Typhoid fever still continues to be an important health problem in endemic countries. In Turkey, especially Southeastern Anatolia is an endemic region. In developing countries, its most widely seen, and serious complication is intestinal perforation (IP). IP is generally seen within the third week of the disease.

A 15-year-old boy was admitted to our hospital with complaints of abdominal pain, and bilious vomiting lasting for 2 days. Antibiotherapy was initiated with ampicillin nearly two weeks previously  in another center because of his febrile state, but he discontinued this antibiotherapy   on the 3. day of his treatment. On his physical examination, abdominal distension, abdominal tenderness on palpation. Plain abdominal X-ray images obtained in standing position revealed  the presence of free air under the right half of the diaphragm. Hematologic test results were as follows:  hemoglobin, 11.3 g/dl  (14-18), WBC, 15000/cm3 (4-10), CRP 9.9 (0-0.5). Gruber-Widal agglutination test positivity was detected at  >1/160 dilutions. Laparotomy performed through midline incision with the indication of IP revealed a perforated area 1 cm in diameter localized on  the antimesenteric side nearly 20 cm proximal to the ileocecal valve. Primary repair was performed using 3/0 vicryl sutures for double-layer closure of the defect. Then omentum was fixed  on  this area. On postoperative first day, Salmonella typhi were grown on stool culture media. Antibiotherapy was initiated with metranidazole, and a third-generation cephalosporin, and the patient was discharged uneventful. Histopathological evaluation revealed  presence of acute and chronic inflammation on Peyer’s patches and cryptal alterations. 

In Southeastern Anatolia where typhoid fever is an endemic infection, one can still encounter IP which is the most serious, and most prevalently seen complication of typhoid fever. Establishment of early diagnosis, application of an appropriate surgical intervention, and improved postoperative care are extremely effective in the prevention of mortality, and morbidity.

      

 

Tifonun neden olduğu ileum perforasyonu

S Büyükbeşe Sarsu, A Karapur
Gaziantep Çocuk Hastanesi

Tifo, özellikle endemik olduğu ülkelerde hala önemli bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir. Türkiye’de de özellikle Güneydoğu Anadolu bölgesinde endemiktir. Gelişmekte olan ülkelerdeki tifonun en yaygın görülen ve en ciddi cerrahi komplikasyonu intestinal perforasyondur (İP).  Hastalığın genellikle  üçüncü haftasında görülmektedir.

Onbeş yaşındaki erkek çocuk, iki günden bu yana devam eden karın ağrısı, safralı kusma şikayetleri ile hastanemize kabul edildi. Yüksek ateş nedeniyle yaklaşık iki hafta önce başka bir merkezde başlanan antibiyoterapiyi, tedavisinin 3. gününde bırakmıştı. Fizik muayenesinde abdominal distansiyonu, batında palpasyonla hasssasiyet mevcuttu. Ayakta direk karın grafisinde sağ diafragma altında serbest hava tespit edildi. Laboratuar bulgularında, hemoglobin 11.3 g/dl  (14-18), Beyaz küre 15000/cm3 (4-10), CRP 9.9 (0-0.5) idi. Gruber-Widal aglutinasyonu >1/160 pozitifliği tespit edildi. İP nedeniyle orta hat insizyonla yapılan laparotomide ileoçekal valvden yaklaşık 20 cm proksimalde, antimezenterik sahada büyüklüğü 1cm olan perforasyon saptandı. Perforasyon kenarları iki kat halinde 3/0 vikril ile primer onarıldıktan sonra omentum bu sahaya fikse edildi. Postoperatif birinci günde gaita kültüründe Salmonella typhi ürediği tespit edildi. Metranidazol ve üçüncü kuşak sefalosporin tedavisine başlanan hasta, komplikasyonsuz bir şekilde taburcu edildi. Histopatolojik değerlendirmede, peyer plaklarında akut ve kronik  inflamasyon ve kripta değişiklikleri tespit edildi.

Endemik olduğu Güneydoğu Anadolu bölgesinde tifonun en yaygın görülen ve en ciddi cerrahi komplikasyonu olan İP ile hala karşılaşılabilmektedir. Erken tanı konması, uygun cerrahi girişim uygulanması ve ameliyat sonrası bakımın iyi  olması mortalite ve morbiditeyi önlemede son derece etkilidir.

 

Close