TÇCD 2015 33rd Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Poster - 108

IN PRIMARY AND SECONDARY VESICOURETERAL REFLUX PATIENTS COMPARISON OF DIAGNOSTIC METHODS

K Maşrabacı*, Ç Ulukaya Durakbaşa*, M Mutuş*, N Gülçin*, C Candan**, P Turhan**, H Okur*
*Istanbul Medeniyet University Göztepe Training and Research Hospital, Department of Pediatric Surgery
**Istanbul Medeniyet University Göztepe Training and Research Hospital, Department of Pediatric Nephrology

Aim: Primary (PVUR) and secondary (SVUR) vesicoureteral reflux because the effectiveness of before the procedures in the diagnostic methods of patients and aimed to evaluate the differences.


Patients and Methods: Records of the years 2006-2012 were evaluated retrospectively.


Results: 110 (63%) were female and 65 (37%) men with 175 patients in 248 ureters have VUR. The mean age was 7 ± 4 years. 130 (74%) patients in188 ureters (76%) have PVUR and 45 (26%) patients in 60 ureters (24%) have SVUR. The results of voiding cystourethrography (VCUG) were available in 208 ureters; 9 (4%) have grade 1, 46 (22%) have grade 2, 78 (38%) have grade 3, 53 (25%) have grade 4 and 22 (11%) have grade 5 reflux. 155 ureters (74%) have PVUR and 53 (26%) ureters have SVUR. There was no significant difference between the two groups in terms of the degree of reflux. In PVUR grade 5 was more common in men (p = 0.015). In PVUR grade 1 and 2 unilateral involvement was found to be higher than bilateral involvement (p = 0.002). In SVUR grade 5 was found that a higher rate of dual-sided involvement (p = 0.044). Ultrasonography (USG) information reached 64 (37%) of 174 ureters pelvicaliceal ectasia (PCE) were determined. 43 (35%) of 123 ureters for PVUR and 21 (41%) of 51 ureters for SVUR have PCE. In grade 3 and 5 PVUR with grade 3 and 4 SVUR incidence of PCE was high (p=0,0001). In grade 4 SVUR incidence of PCE was higher than PVUR (p = 0.014). In grade 5 PVUR incidence of PCE was higher than SVR (p = 0.002). Dimercaptosuccinic acid (DMSA) scintigraphy information accessed 94 (54%) of 174 ureters were detected in the affected side renal scarring. 60 (49%) of 123 ureters that PVUR and 34 (67%) of 51 ureters for SVUR have renal scarring. In grade 3 SVUR was found higher rates than PVUR scar in the same grade (p = 0.043).


Conclusion: In PVUR and SVUR demographic characteristics, affected side and grade of reflux was similar. In high grades, both PVUR as well as SVUR double-sided involvement is more frequent and ultrasound are effective in detecting the presence of PCE. Static scintigraphy was detected in the pre-intervention half of the patients with scarring.

PRİMER VE SEKONDER VEZİKOÜRETERAL REFLÜDE TANISAL YÖNTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

K Maşrabacı*, Ç Ulukaya Durakbaşa*, M Mutuş*, N Gülçin*, C Candan**, P Turhan**, H Okur*
*İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
**TCSB İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ GÖZTEPE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ÇOCUK NEFROLOJİSİ BİLİM DALI

Amaç: Primer (PVUR)  ve sekonder (SVUR) vezikoüreteral reflü nedeniyle girişim uygulanan hastalarda işlem öncesi tanısal yöntemlerin etkinliğinin ve farklılıklarının değerlendirilmesi amaçlandı.


Hastalar ve Yöntem: 2006-2012 yıllarına ait kayıtlar geriye dönük olarak değerlendirildi.


Bulgular: 110’u (%63) kız ve 65’i (%37) erkek olan 175 hastanın 248 üreterinde VUR vardı. Ortalama yaş 7±4 yıldı. 130 (%74) hastanın 188  (%76) üreterinde PVUR ve 45 (%26) hastanın 60 (%24) üreterinde SVUR vardı.


İşeme sistoüretrografisi (İSÜG) görüntülere ulaşılabilen 208 üreterin, 9’unda (%4) 1.derece, 46’sında (%22) 2.derece, 78’inde (%38) 3.derece, 53’ünde (%25) 4.derece ve 22’sinde (%11) 5. derece reflü vardı.


Üreterlerin 155’inde (%74) PVUR ve 53’ünde (%26) SVUR mevcuttu. İki grup arasında reflü dereceleri açısından anlamlı fark yoktu. 5.derece PVUR’da erkekler daha sık görüldü (p=0,015). 1. ve 2. derece PVUR’da tek taraflı tutulumun çift taraflı tutuluma göre yüksek olduğu bulundu (p=0,002). 5. derece SVUR’da daha yüksek oranda çift taraflı tutulum gösterdiği saptandı (p=0,044).


Ultrasonografi (USG) bilgilerine ulaşılan 174 üreterin 64’ünde (%37)  pelvikalisiyel ektazi (PKE) saptanmıştı. PVUR’lu 123 üreterin 43’ünde (%35) ve SVUR’lu 51 üreterin 21’sinde (%41) PKE vardı. 3. ve 5.derece PVUR ile 3. ve 4. derece SVUR’da PKE görülme oranı yüksekti (p=0,0001). 4. derece SVUR’da PKE görülme sıklığı PVUR’a göre daha yüksekti (p=0,014). 5. derece PVUR’da ise PKE görülme sıklığı SVUR’dan daha yüksekti (p=0,002).


Dimerkaptosüksinik asit (DMSA) sintigrafisi bilgilerine ulaşılan 174 üreterin 94’ünde (%54) tutulan taraf böbreğinde skar saptanmıştı. PVUR’lu 123 üreterin 60’ında (%49) ve SVUR’lu 51 üreterin 34’ünde (%67) renal skar vardı. 3.derecede SVUR’da aynı derecedeki PVUR’a göre daha yüksek oranda skar saptandı (p=0,043).


Sonuç: PVUR ve SVUR’da demografik özellikler, tutulan taraf ve reflü dereceleri benzer dağılım göstermektedir.  Yüksek derecelerde, hem PVUR hem de SVUR’da çift taraflı tutulum daha sıktır ve ultrasonografi PKE varlığını saptamada etkindir. Statik sintigrafi ile hastaların yarısında girişim öncesinde skar saptanmıştır.

Close