Poster - 170
DELAYED REPAIR IN TRAUMATIC BRONCHIAL RUPTURE: CASE PRESENTATION
E Divarcı*, Z Dökümcü*, B Toker*, O Işık**, B Karapınar***, A Erdener*, C Özcan*
*Ege University Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery
**Ege University Faculty of Medicine, Division of Pediatric Cardiovascular Surgery
***Ege University Faculty of Medicine, Division of Pediatric Intensive Care Unit
4 years old male
patient was injured at a traffic accident and referred to our clinic with
bilateral tube thoracostomy due to hemopneumothorax. Patient’s hemodynamic
findings were stable and didn’t necessitate urgent surgical treatment. Thorax CT
demonstrated left bronchial rupture, right bronchial limited laceration and a
pseudoaneurysm at left pulmonary artery. Patient underwent bronchoscopy at 10th
day of follow-up. A limited laceration was seen at right bronchus. The distal
part of the left bronchus was obstructed and couldn’t be demonstrated. Tube
thoracostomies were removed after disappearance of pneumothorax. At 40th
follow-up day, balloon dilatation was tried by invasive radiology. However,
catheter couldn’t progressed to distal bronchus. Delayed surgical repair of the
bronchus was planned. At 80th follow-up day, patient underwent
surgery with left thoracotomy. Pulmonary artery was injured during dissection
from the lung tissue. Pericardium was opened to control the vessels. Main
pulmonary arteries and veins were hanged to prevent another major bleeding.
Left pulmonary aneurysm was repaired by primary sutures. Then, the proximal
part of the bronchus was freed with dissection from adjacent tissues and
pulmonary artery. The distal part of the bronchus had been separated from
proximal part and embed to the pulmonary parenchyma. The distal part was
emerged from parenchyma with careful dissection. Proximal and distal parts of
the bronchus were anastomosed with primary sutures. Left lung was filled with
air after the anastomosis. In the early postoperative period bronchoscopy was
required to aspirating secretions. At third postoperative month, there isn’t
any problem at ventilation of the left lung.
Major airway injuries
can be occurred at thoracic traumas. Urgent surgical interventions must be
avoided in stabile patients. Delayed repair can provide the integrity of airway
with minimal morbidity.
TRAVMATİK BRONŞ RÜPTÜRÜNDE GECİKTİRİLMİŞ ONARIM: OLGU SUNUMU
E Divarcı*, Z Dökümcü*, B Toker*, O Işık**, B Karapınar***, A Erdener*, C Özcan*
*Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
**Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Kalp Damar Cerrahisi Bilim Dalı
***Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Yoğun Bakım Bilim Dalı
Bu çalışmada travmaya bağlı gelişmiş sol ana bronş rüptüründe
geciktirilmiş onarım uygulanan bir olgunun sunulması amaçlandı.
4 yaşında erkek hasta, araç dışı trafik kazası sonrası gelişen bilateral
hemopnömotoraks nedeniyle başka bir merkezde tüp torakostomi uygulandıktan
sonra kliniğimize refere edildi. Hemodinamisi stabil olması nedeniyle acil
girişimde bulunulmadı. Toraks BT’de trakea düzeyinde yaralanmaya bağlı sol ana
bronşta tam rüptür, sağ ana bronş seviyesinde sınırlı laserasyon saptandı. Sol
pulmoner arterde psödoanevrizma gözlendi. İzleminin onuncu günü yapılan
bronkoskopide trakea düzeyinden sağ ana bronşa doğru uzanan iyileşmekte olan
yaralanma izlendi. Sol ana bronş distali ise tam kapalı olarak saptandı.
Pnömotoraksı gerileyen olgunun toraks tüpleri çekildi. İzleminin 40. günü
girişimsel radyoloji tarafından sol ana bronş distalinin kateteriazsyonu ve
dilatasyonu denendi. Yol bulunamadığı için yapılamadı. Sol ana bronşa
geciktirilmiş primer onarım planlandı. İzleminin 80. günü sol torakotomi
uygulandı. Operasyonda sol akciğer havalanmamaktadı. Pulmoner arter akciğer
dokusundan diseke edilirken kanama gelişti. Kanama kontrolü amaçlı perikard
açılarak ana pulmoner arterler ve venler diseke edilip askıya alındı. Sol
pulmoner arterdeki anevrizma suture edilerek onarıldı. Sonrasında sol ana bronş
proksimali çevre dokulardan ve pulmoner arterden diseke edilerek
serbestleştirildi. Bronş distali tam transeke ve parankim içine gömülmüştü.
Bronş distali akciğer parankim içinden diseke edilip ortaya kondu. Proksimal
kör sonlanan bronş ağzı açılarak distal bronş ile primer sütüre edilerek
anastomoze edildi. Anastomoz sonrası sol akciğerin havalandığı gözlendi.
Postoperatif erken dönemde sekresyona bağlı kapanan hava yolunun bronkoskopi
ile temizlenmesi gerekti. Ameliyat sonrası üçüncü ay izlemine devam edilen
olgunun akciğer havalanması ile ilgili sorun gelişmedi.
Travma sonrası ana hava yollarında ciddi yaralanmalar gelişebilmektedir.
Hemodinamisi stabil hastalarda erken cerrahi girişimden kaçınılmalıdır.
Geciktirilmiş onarım ile hava yolu bütünlüğü tam olarak sağlanabilmektedir.