TÇCD 2016 34th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Poster - 65

A case of ileocolic intussusception associated with intestinal malrotation

G Doğan, H İpek, M Metin, ÇE Afşarlar
Hitit University Çorum Training and Research Hospital, Department of Pediatric Surgery

Introduction:Intussusceptions are responsible for 82-90% of mechanical bowel obstructions between 3 and 24 months of ages in children. Although the etiology of ileocolic intussusception is not clear, the diameter difference between colon and ileum, Peyer’s patchs, incoordinated peristalsis in ileocecal region, rotational anomalies such as mobile cecum are proposed for the etiology. We presented a patient with ileocolic intussusception associated with malrotation.

Case:A 7-month-old baby girl was presented to an outside center complaining of vomiting and bloody diarrhea, and antibiotics were prescribed with a diagnosis of acute gastroenteritis.  After 3 days, the patient presented to our emergency department with the complaint of persistent bilious vomiting, and consulted our department. The patient was dehydrated and apathetic during emergency department evaluation. The physical examination of the patient revealed abdominal tenderness along with distention, and a palpable mass on left upper quadrant. The digital rectal examination revealed bloody stool with currant jelly appearance. Abdominal ultrasonography showed an intussusception in left upper quadrant extending to left lower quadrant. Laboratory studies demonstrated leukocytosis and electrolyte imbalance . Following proper hydration was ensured, patient was operated with a pre-diagnosis of ileocolic intussusception. Surgical exploration revealed a cecum located in left upper quadrant along with Ladd bands extending towards duodenum, and 15 cm long ileocolic intussusception. Intussusception was corrected by manual reduction; no bowel necrosis or perforation was observed. Afterwards, intestinal malrotation was corrected by performing Ladd’s procedure. Postoperative course of the patient was uneventful discharged on postoperative day 7.

Conclusion:Ileocolic intussusception is a frequent cause of mechanical bowel obstruction among infants. Although hydrostatic or pneumatic reduction is first treatment options, similar with the presented case, surgical treatment should be the first choice for late presented patients. Discovering intestinal malrotation in our patient suggests that association of congenital intestinal anomalies with intussusception is likelihood. 

 

İntestinal malrotayonla birlikte görülen ileokolik invajinasyon olgusu

G Doğan, H İpek, M Metin, ÇE Afşarlar
Hitit Üniversitesi Çorum Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği

Giriş:Çocuk yaş grubunda 3-24 ay arasında görülen mekanik barsak obstrüksiyonlarının %82-90’ına invajinasyonlar sebep olmaktadır. Klasik ileokolik invajinasyonun etiyolojisi kesin olmamakla birlikte, ileum ile kolon arasındaki çap farkı, peyer plakları, ileoçekal bölgedeki peristaltik hareketlerdeki koordinasyon bozukluğu, mobil çekum gibi rotasyon anomalilerinin varlığı öne sürülmektedir. Biz ileoçekal invaginasyon ile birlikte malrotasyon tespit edilen bir hastayı sunduk.

Olgu:7 aylık kız hastaya kusma ve kanlı ishal şikayetiyle başvurduğu dış merkezde akut gastroenterit düşünülerek antibiyotik tedavisi başlanmış. Şikayetleri geçmeyen hasta 3 gün sonra safralı kusma ve kanlı gayta nedeniyle hastanemiz acil servisine getirilerek tarafımıza konsulte edildi. Acil serviste değerlendirilen hasta dehidrate  ve apatik görünümdeydi. Fizik muayenesinde abdominal distansiyonu ve yaygın hassasiyeti mevcut olup, sol üst kadranda kitle palpe edilmekteydi. Digital rektal muayensinde çilek jölesi şeklinde kanlı gaytası vardı. Abdominal ultrasonografide sol üst kadrandan sol alt kadrana uzanım gösteren invajinasyon izlendi.Hastanın labaratuar bulgularında lökositoz ve elektrolit imbalansı  mevcuttu. Hastanın hidrasyonu sağlandıktan sonra ileokolik invajinasyon ön tanısı ile operasyona alındı. Explorasyonda çekumun sol üst kadranda olduğu, duodenuma uzanan Ladd bantlarının  ve yaklaşık 15 cm’lik ileokolik invajinasyonun olduğu görüldü.İnvagine segment manuel redüksiyon ile açıldı, nekroz veya perforasyon izlenmedi, ardından Ladd prosedürü uygulanarak malrotasyon düzeltildi. Postoperatif takiplerinde sıkıntısı olmayan hasta postoperatif 7. gününde sorunsuz taburcu edildi.

Sonuç:İleokolik invaginasyon infantlarda sık görülen bir mekanik barsak obstrüksiyon sebebi olup, öncelikli tedavisi hidrostatik veya pnömotik redüksiyon olmasına karşın, sunulan hastamızda olduğu gibi ilerlemiş olgularda cerrahi tedavi ilk seçenek olmalıdır. Olgumuzda eşzamanlı malrotasyon ile karşılaşılması, invajinasyona eşlik edebilecek konjenital intestinal anomalilerin olabileceğini düşündürmektedir. 

Close