TÇCD 2016 34th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Oral Presentation - 64

Hydatid cyst treatment in children: 19 years experience

Cİ Öztorun*, D Güney*, R Demir*, G Demirtaş*, ÜN İrdem Köse*, EC Küllice*, MN Azılı*, YZ Livanelioğlu*, E Şenel**
*Ankara Child Health and Diseases, Hematology Oncology Training and Research Hospital Department of Pediatric Surgery
**Yıldırım Beyazıt University Faculty of Medical Department of Pediatric Surgery

Introduction: Hydatid cyst  which is encountered as endemic in our country, is caused by contamination of the eggs of the parasites named echinococcus granulosus (EG). In the surgical treatment of patients, interventional radiology, laparoscopic and open surgery may be preferred methods according to the condition of the patients. In this study, our aim is to share the data and discuss the results of 163 cases who were treated with the diagnosis of hydatid cyst in our clinic.

Material ve Metod: 163 cases who are operated with the diagnosis of hydatid cyst in between the 1997-2016 years, have been analysed retrospectively.

Results: 90 girl and 73 boy cases whose ages were  ranging between 5 and 17 years, were evaluated. Abdominal distension, cough, abdominal pain, chest pain, anaphylaxis and respiratory distress were the most common symptom of cases. All cases with hydatid cyst was diagnosed radiologically. Albendazole treatment were given to cases for 3 weeks before operation, except in emergencies. Treatment with albendazole was continued in the postoperative period for six months. Hydatid cyst disease was detected in the liver in 105 cases (% 64,4), in the liver and lung in 30 cases (%18.4), in the lung in 18 cases (%11) liver and spleen in four cases (2.5%), in the liver and the omentum in two cases (1.2%), in liver and kidney in one case (0.6%), in liver and adrenalgland in one case (0.6%) in the spleen in one case (0.6%) and in the rib in one case (0.6%).While single cyst was present in 115 cases, 48 cases (42%) has beenidentified as multiple cysts.Nine hydatid cyst were attemped in same session in one case.41 cases with liver hydatid cyst were treated percutaneous method  by interventional radiology.Six patients wereinfected after surgical treatment.Perop bile duct opening was seen in11 cases. While recurrence is determined in total of eight cases,six cases  with hydatid cyst  of liver,two cases  with hydatid of the lung (%4.9),elongated drainage were encountered in three cases with external drainage..

Discussion and Conclusion: Hydatid disease must be the first coming to mind pre- diagnosis that in regions where hydatid cyst is endemic and the presence of suspicious radiological and clinical findings. Percutaneous treatment should be considered in appropriate elected hepatic hydatid cases due to  minimally invasive, low morbidity and mortality rates. Reported complications in adult series is to be found less in child cases.

Çocuklarda kist hidatik tedavisi: 19 yıllık deneyim

Cİ Öztorun*, D Güney*, R Demir*, G Demirtaş*, ÜN İrdem Köse*, EC Küllice*, MN Azılı*, YZ Livanelioğlu*, E Şenel**
*Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Hematoloji Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği
**Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

Giriş: Kist Hidatik (KH), ülkemizde endemik olarak karşılaşılan Echinococcus  Granulosus (EG) adlı parazitin yumurtalarının bulaşması ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Hastaların cerrahi tedavisinde olguların durumuna göre girişimsel radyoloji, laporoskopik ve açık cerrahi tercih edilebilecek yöntemlerdir. Bu çalışmada amacımız; kliniğimizde kist hidatik tanısı konarak tedavi edilen 163 olguya ait verileri paylaşmak ve sonuçları tartışmaktır. 

Materyal ve Metod: 1997-2016 yılları arasında Kist hidatik tanısı konarak opere edilen 163 olgu geriye dönük olarak irdelenmiştir.

Bulgular: Yaşları 5 ile 17 arasında değişen 90 kız, 73 erkek olgu değerlendirildi. Karında şişlik, öksürük, karın ağrısı,  göğüs ağrısı, anafilaksi ve solunum sıkıntısı en sık karşılaşılan semptomlardı. Tüm kist hidatik olgularında tanı radyolojik olarak konuldu. Olgulara ameliyat öncesi, acil durumlar hariç 3 hafta albendazol tedavisi verildi. Ameliyat sonrası dönemde de altı ay boyunca albendazol tedavisine devam edildi. Kist hidatik hastalığı 105 olguda (%64,4) karaciğerde, 30 olguda (% 18.4) akciğer ve karaciğerde, 18 olguda (%11) akciğerde, dört olguda (%2.5) karaciğer ve dalakta, iki olguda (%1.2) karaciğer ve omentumda, bir olguda (%0.6) karaciğer ve böbrekte, bir olguda (%0.6) karaciğer ve adrenal bezde, bir olguda (%0.6) sadece dalakta ve bir olguda (%0.6) kostada saptandı. 115 olguda tek bir kist mevcut iken 48 olguda (%42) birden fazla kist olduğu belirlendi. Aynı seansta en fazla dokuz adet kist hidatiğe müdahale edildi. 41 karaciğer kist hidatikli olguya girşimsel radyoloji tarafından perkütan yöntemle girişimde bulunuldu. Cerrahi tedavi sonrası altı olgunun enfekte olduğu görüldü. 11 olguda perop safra kanal açıklığı görüldü. Karaciğer kist hidatiği olan altı ve akciğer kist hidatiği olan iki olgu olmak üzere toplam 8 (% 4,9) hastada nüks saptanırken, eksternal drenaj yapılan üç olgumuzda uzamış bilier drenajla karşılaşıldı.

Tartışma ve Sonuç: Kist hidatiğin endemik olarak bulunduğu bölgelerde şüpheli radyolojik ve klinik bulguların varlığında kist hidatik ilk akla getirilmesi gereken ön tanılardan olmalıdır. Perkütan tedavi minimal invaziv, düşük morbidite ve mortalite oranlarına sahip olması sebebiyle uygun seçilmiş karaciğer kist hidatiği vakalarında düşünülmelidir. Çocuk olgularda erişkin serilerinde bildirilen komplikasyonlar ile daha az karşılaşılmaktadır.

 

Close