Congenital Lung Pathologies: Experiences over 30 Years
B Erginel, FG Soysal, M Haspulat, A Çelik, T Salman
Istanbul University, Istanbul Medical Faculty, Department of Pediatric Surgery
Objective: The goal of our study is to evaluate the prenatal,
clinical and radiological findings of patients with congenital lung diseases
and to emphasize the importance of early surgical intervention. Material: Fifty-eight cases with the diagnosis of congenital
lung pathologies underwent surgery between 1985 and 2015; they are investigated
and evaluated retrospectively in terms of presentation, physical examination,
radiology findings, surgical operation technic, pathology and clinical course. Results: Fifty-eight patients with congenital lung disease
underwent surgery in our clinic between 1985 and 2015. Their ages varied
between one day and 14 years, with a mean age of 5.5 months. Thirty-one of them
were male, and 27 of them were female. The underlying pathology was congenital
cystic adenomatoid malformation in 26 patients, congenital lobar emphysema in
11 patients, pulmonary sequestration in 11 patients, pneumatocele in five
patients and bronchogenic cyst in five patients. Among them, 26 patients were
diagnosed prenatally. Most of the patients did not actively complain; however, patients
under one year old were generally presented with respiratory distress, and patients
over one year most commonly has recurrent respiratory infections. Only one
patient needed to be entubated preoperatively due to severe respiratory
distress. All of the patients had a plain chest graphy and thoracic CT
preoperatively. Thirty-three of the 58 patients underwent mass resection, 14
patients underwent segmentectomy and 11 patients underwent lobectomy. The
postoperative mortality rate was zero; however, one patient needed re-operation,
and another patient had recurrent respiratory infections. Conclusion: Congenital lung pathologies could be treated and
managed successfully with decreased morbidity and mortality rates. This could
be accomplished with development and widespread antenatally diagnosing technics
before the patient has respiratory distress, perfusion problems, respiratory
infections, abscesses or malignancy formations.
Konjenital Akciğer Patolojilerimiz: 30 Yıllık Vaka Serisi
B Erginel, FG Soysal, M Haspulat, A Çelik, T Salman
İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi AD
Amaç: Çalışmamızda konjenital akciğer lezyonu tanısı alarak opere edilen
hastaların tanı, tedavi yaklaşımı ve patolojilerinin değerlendirilmesi
amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem: 1985-2015 yılları arasında konjenital akciğer lezyonu tanısı konularak cerrahi
girişim uygulanan 58 hasta; prezentasyon, fizik muayene, radyolojik bulgular,
uygulanan cerrahi operasyon tekniği, patoloji ve klinik takipler açısından
retrospektif olarak değerlendirilmiştir.Bulgular: 31’i, erkek 27’si kız olmak üzere toplamda 58 hastayı içeren çalışmada yaş aralığı 1 gün ile
14 yaş arasında değişmektedir, ortalama 5.5 aydır. Hastaların 26’sında patoloji
sonucunda kistik adenomatoid malformasyon, 11’inde konjenital lobar amfizem,
11’inde pulmoner sekestrasyon, 5’inde pnömatosel, 5’ünde bronkojenik kist
görülmüştür. Yirmi altı hastanın prenatal tanısı mevcuttur. Önemli bir kısmında
ise aktif şikayet bulunmazken; bir yaş altında en sık bulgu solunum sıkıntısı, ilerleyen
yaşlarda tekrarlayan akciğer enfeksiyonlarıdır. Hastaların sadece birinde
operasyon öncesi entübasyon ihtiyacı olacak derecede solunum sıkıntısı
gelişmiştir. Tanıda en sık kullanılan yöntem toraks BT olmuştur. 58 hastanın
33’üne kitle eksizyonu, 11’sine lobektomi, 14’ine ise segmentektomi
yapılmıştır. Postoperatif mortalite sıfır iken sadece bir hastada tekrar
operasyon ihtiyacı olmuş ve bir diğer hastada ise tekrarlayan akciğer
enfeksiyonları görülmüştür.Sonuç: Konjenital akciğer lezyonları antenatal tanı imkanlarının
gelişmesi ve yaygınlaşmasıyla ; solunum sıkıntısı, dolaşım sorunları, akciğer
enfeksiyonları, apse ya da malignensi bulguları ortaya çıkmadan tedavi
edilebilir ve morbidite oranları minimale indirgenebilir.