TÇCD 2017 35th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Oral Presentation - 71

Assessment of long-term surgical outcomes in ovarian torsion in children and adolescents

B Toker Kurtmen, Z Dökümcü, E Divarcı, G Özok, O Ergün, A Çelik
Ege University Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery

Objective:In this study,it was aimed to evaluate the long-term results of the cases operated for ovarian torsion during childhood.

Methods:We retrospectively reviewed the cases operated between 1995 and 2015 in our clinic due to ovarian torsion. Demographic data,clinical,operative,histopathological findings and long term results of the cases were evaluated.

Results:A total of 69 operations were performed due to ovarian torsion in 66 cases. The mean age of operation was 12.9±3.8 years. 33.3% of the cases were operated on premenarcheal and 66.7% were operated on postmenarcheal period. The most common cause of torsion in premenarcheal cases was ovarian cysts(45.4%). No ovarian or paraovarian pathology was found in 36,4% of torsions in postmenarchal cases. No malignancy was detected in any of the cases in our series.The median degree of torsion was 540(180-1080) degrees.

Of the 59 patients with an average age of interrogation 22.2±6.7 years, 30.5% had oophorectomy and 69.5% had detorsion.In our series, ipsilateral ovarian torsion was not present.Asynchronous contralateral torsion development was detected in 6,1%(n = 4).Contralateral torsion developed after unilateral oophorectomy in 75% of these cases. The age of interrogation of oophorectomy cases was found to be higher than detorsion group(p = 0.036). There was no significant difference in blood hormone profiles and pregnancy success rates between the two groups, but metrorrhagia(p = 0.001) and dysmenorrhea (p = 0.044) were significantly higher in the detorsion group.There was no difference in blood hormone profiles and pregnancy success rates between fixated and non-fixated groups, but it was found that dysmenorrhea was significantly higher in the fixation group(p = 0.001). In 54 postmenarcheal cases, 16(29,6%) cases had attempted to become pregnant and all of them had successful conception.

Conclusion:In ovarian torsions,ovulation problems of detorsion cases were found to be more than oophorectomy group.There is no difference between the pregnancy success rate between fixated and non-fixated groups.Although contralateral torsion risk seems to be higher in oophorectomized patients due to torsion,there was no significant difference with the detorsion group.

Çocuk ve adölesan over torsiyonlarında uzun dönem cerrahi sonuçların değerlendirilmesi

B Toker Kurtmen, Z Dökümcü, E Divarcı, G Özok, O Ergün, A Çelik
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

Amaç: Bu çalışmada çocukluk çağında over torsiyonu nedeniyle ameliyat edilen olguların uzun dönem sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Yöntem: 1995-2015 yılları arasında over torsiyonu nedeniyle kliniğimizde ameliyat edilmiş olgular retrospektif olarak incelendi. Olguların demografik verileri, klinik, operasyon, histopatolojik bulguları ve uzun dönem sonuçları değerlendirildi.

Bulgular: 66 olgu over torsiyonu nedeniyle toplam 69 operasyon uygulandı. Olguların ortalama operasyon yaşı 12.9±3.8 yaştı. Olguların %33,3’ü premenarş, %66,7’si ise postmenarş dönemde ameliyat edildi. Premenarşiyal olgularda torsiyona neden olan en sık sebep over kistleri (%45,4)idi. Postmenarş olgularda ise torsiyonların %36,4’ünde ovaryan ya da paraovaryan patoloji saptanmadı. Serimizdeki olguların hiç birinde malignite saptanmadı. Ortanca torsiyon derecesi 540 (180-1080) derece olarak saptandı.

Ortalama sorgulanma yaşı 22,2±6,7 yaş olan 59 olgunun %30,5’ine ooferektomi, %69,5’ine ise detorsiyon uygulanmıştı. Serimizde rekürren ipsilateral ovaryan torsiyon mevcut değildi. Olguların %6,1’inde (n=4) asenkron kontralateral torsiyon geliştiği saptandı. Bu olguların %75’inde tek taraflı ooferektomi sonrası kontralateral torsiyon gelişmişti. Ooferektomi uygulanan olguların sorgulanma yaşları, detorsiyon grubuna göre daha yüksek saptandı (p=0,036). İki grup arasında kan hormon profilleri ve gebe kalabilme başarıları açısından istatistiksel anlamlı bir farklılık saptanmadı ancak metroraji (p=0,001) ve dismenore (p=0,044) detorsiyon grubunda anlamlı olarak fazla olarak saptandı. Detorsiyon grubunda fiksasyon uygulanan ve uygulanmayan olgular arasında kan hormon profilleri ve gebe kalabilme başarısı açısından farklılık saptanmadı ancak dismenorenin fiksasyon grubunda belirgin fazla olduğu saptandı. (p=0,001). Postmenarş olan ve sorgulanan 54 olguda, gebelik girişiminde bulunan 16(%29,6) olgunun tamamının gebelik sağladığı saptanmıştır. 

Sonuç:  Over torsiyonlarında, detorsiyon uygulanan olguların ovulasyon sorunlarının ooferektomi grubuna göre fazla olduğu saptanmıştır. Fiksasyon uygulanan ve uygulanmayan olguların gebe kalabilme başarıları arasında fark olmadığı saptanmıştır. Torsiyon nedeniyle ooferektomi uygulanan olgularda kontralateral torsiyon riski oransal olarak daha yüksek görünmesine rağmen, detorsiyon grubu ile anlamlı farklılık saptanmamıştır.

Close