Poster - 2
Umbilical epidermoid cyst associated with an urachal remnant: a case report and review of literature
VS Erikci*, T Altundağ**, C Bilir**, T Özdemir***, G Köylüoğlu****
*SBU, İzmir Tepecik Training Hospital, Department of Pediatric Surgery, İzmir
**Tepecik Training and Research Hospital, Department of Pediatric Surgery, Izmir
***University Of Medical Sciences, Tepecik Training and Research Hospital, Department of Pediatric Surgery
****Izmir Katip Celebi University Department of Pediatric Surgery
An epidermoid cyst (EC) is a benign mass derived from ectodermal tissue. Anywhere on the body may be involved and umbilicus is a rare site of involvement. A healthy 5-year-old boy presented with a mass in his umbilicus since birth without pain and discharge which was without tenderness, soft, non-reducible and mobile. Ultrasonography revealed a subcutaneous mass without a connection to the abdominal cavity. Surgical intervention with a circumumbilical incision under general anesthesia revealed a lipomatous mass connected with an atretic urachal remnant and total excision was performed. Histopathological assessment was that of an EC associated with an atretic and obliterated urachal remnant. The child made a good post-operative recovery and was discharged home well the following day. EC is usually asymptomatic and usual reasons for seeking medical assistance include infection and an increase in size. Differential diagnosis includes dermoid cysts, lipomas and pilomatrixomas. Umbilicus is an uncommon site for EC and usually leads to a misdiagnosis such as umbilical hernia, umbilical cord hernia, umbilical polyp, urachal remnant in children, and umbilical adenoma, Sister Mary Joseph nodule in adults. Literature on this issue is scarce and to our knowledge only a 9-year-old boy with an umbilical EC was reported previously. Our case is unique in that, he is the youngest patient with an umbilical EC reported in the English language literature. and to our knowledge, there is no case with umbilical EC associated with a UR. Our case is also unique in that the umbilical EC was found to be associated with an atretic urachal remnant. In conclusion, when located in uncommon sites such as umbilicus, EC may produce diagnostic dilemma. This report adds to literature that these two entities can be seen in the same patient and this should be kept in mind and appropriate surgical intervention is paramount.
Urakal artığın eşlik ettiği umbilikal epidermoid kist: olgu sunumu ve literatür değerlendirilmesi
VS Erikci*, T Altundağ**, C Bilir**, T Özdemir***, G Köylüoğlu****
*SBU, İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği, İzmir
**SB Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği, İzmir
***Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği
****İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Epidermoid kist (EK) ektodermal dokudan köken alan iyi huylu bir kitledir. Vücutta herhangi bir yerleşimi mümkün olmakla beraber umbilikusda nadiren gözlenir. Doğuştan beri umbilikal şişliği olan 5 yaşında erkek olgu kliniğe başvurdu. Fizik muayenede kitlenin ağrısız, yumuşak, redükte edilemeyen, akıntının eşlik etmediği hareketli yapıda olduğu saptandı. Ultrasonografik incelemede cilt altındaki kitlenin abdominal kavite ile ilişkisinin olmadığı rapor edildi. Genel anestezi altında umbilikus çevresinden insizyon ile yapılan cerrahi girişimde atretik urakal artığın eşlik ettiği lipomatöz kitle saptanarak total eksizyon uygulandı. Histopatolojik incelemede atretik, oblitere urakal artığın eşlik ettiği EK saptandı. Ameliyat sonrası sorunsuz seyreden olgu ertesi gün iyi koşullarda taburcu edildi. EK genellikle semptomsuz olup olgular genellikle boyutta artış ve infeksiyon ile kliniğe yansımaktadır. Ayırıcı tanıda dermoid kist, lipom ve pilomatriksoma akılda tutulmalıdır. Umbilikus EK için nadir bir yerleşim yeri olup çocuklarda umbilikal herni, umbilikal kord hernisi, umbilikal polip, urakal artık ile, erişkinlerde ise umbilikal adenom, Sister Mary Joseph nodülü, kaput medusa ile karışabilir. Bu konudaki literatür kısıtlı olup genellikle erişkin serilerinden gelmekte olup çocukluk yaş grubuna ilişkin umbilikal EK içeren 9 yaşında erkek olgu daha önceden bildirilmiştir. Sunulan hasta literatürde bildirilmiş umbilikal EK içeren en küçük yaştaki olgu olması ve buna da atretik, urakal artığın eşlik etmesi sebebiyle özellik arz etmektedir. Sonuç olarak, umbilikus gibi nadir yerleşim yerlerinde bulunduğunda EK tanısal zorluklara yol açabilir. Sunulan çalışma bu iki durumun da aynı hastada bulunabileceğini irdeleyerek literatüre katkı sağlamaktadır. Bu olgularda EK ve urakal artık birlikteliği akılda tutulmalı ve uygun cerrahi girişim uygulanmalıdır.