TÇCD 2018 36th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association and 3rd Annual Congress of IPEG-MEC

View Abstract

Case Report - 13

The combined use of composite mesh and titanium implant for reconstruction of thoracic wall tumors: Presentation of two cases

R Özcan*, A Karagöz*, P Kendigelen**, S Kuruğoğlu***, G Topuzlu Tekant*
* Istanbul University Cerrahpasa Medical Faculty Department of Pediatric Surgery
**Istanbul University Cerrahpasa Medical Faculty Department of Anesthesiology and Reanimation
***Istanbul University Cerrahpasa Medical Faculty, Department of Radiology

Aim: To describe the repair of wide thoracic deformity, which developed in two patients after the rib excision due to a thoracic malignant tumor, with a composite mesh and a titanium implant.

Cases: The first case:A 16-year old female presented with back pain lasting for 6 months. The thoracic CT scan revealed a gross mass of 6.5x8x10 cm in size, originating from the 4-7th ribs in the right hemithorax. The tru-cut biops revealed the prevalence of the Ewing's sarcoma. After six cycles of chemotherapy the MRI examination was performed; the MRI revealed a mass of 66x40x33 mm in size between 4-6th ribs located. Posterolateral wide thoracotomy incision was performed. Adhesive to the upper lobe of the right lung mass was removed together with the 4-7th ribs by the wedge resection performed into the lung. The incurred wide defect was first closed with a composite mesh placed in the thoracic wall. Afterwards, the titanium plates were placed with the intramedullary screws instead of the removed ribs. The muscles and subcutaneous tissues of the thorax wall were primary closed.

The second case: A 4-year-old male presented with respiratory distress. Afterwards, a mass of 119x91 mm in size with cystic necrotic areas in the right hemithorax. The Tru-cut biopsy revealed rhabdomyosarcoma. Then 6 cycles of chemotherapy were provided to the patient according to the ICE protocol. Afterwards, the 4-7th ribs were removed with the mass by thoracotomy. The thoracic wall was closed after repairing the incurred defect with a composite mesh and 3 titanium implants.

Conclusion: The titanium implants and a mesh combination are easyly applicable and are a safe method in the closure of wide thoracic defects. Titanium plates provide the adequate stabilization of the thoracic wall. Postoperative complications were not encountered in our two cases.

Toraks duvarı tümörlerinin rekonstrüksiyonunda composite mesh ve titanyum plakların kombine kullanımı: İki olgu sunumu

R Özcan*, A Karagöz*, P Kendigelen**, S Kuruğoğlu***, G Topuzlu Tekant*
*İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi AD
**İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı
***İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Radyoloji AD

Amaç: Torakal malign tümör nedeniyle kot eksizyonu yapılan 2 olguda oluşan geniş toraks deformitesinin composite mesh ve titanyum plak yardımıyla onarımının tanımlanmasıdır.

Olgular: İlk olgu, 16 yaşında kız 6 aydır devam eden sırt ağrısı nedeni ile dış merkeze başvurmuş. Toraks BT’de sağ hemitoraksta 4-7. kotlardan kaynaklanan 6,5x8x10 cm boyutunda, plevraya geniş tabanla yaslanan gross kitle saptanmış. Kitleden alınan trucut biyopsi Ewing sarkomu olarak bildirilmiş. Ewing 2008 protokolü, VIDE (vinkristin, ifosfamid, doksorubisin, etoposit) uygulanmış. Altı kür kemoterapi sonrası MR’da sağ hemitoraksta lateralde 4-6. kotlar arasında, 66x40x33mm boyutlarında, kitle izlenmiş. Hasta bu bulgularla onkoloji, radyoloji ve çocuk cerrahisi ekipleri tarafından cerrahi için değerlendirildi. Posterolateral geniş torakotomi insizyonu yapıldı. Sağ akciğer üst loba yapışık kitle akciğere wedge rezeksiyon yapılarak 4-7. kotlarla birlikte çıkarıldı. Oluşan geniş defekt önce toraks duvarının içine yerleştirilen composite mesh ile kapatıldı. Daha sonra çıkarılan kotların yerine titanyum plaklar intermeduller vidalar yardımıyla yerleştirildi. Toraks duvarındaki kaslar ve cilt altı dokular primer olarak kapatıldı. Beşinci gün toraks dreni alındı. Postoperatif 7. ayda sorunsuz olarak izlenmektedir.

İkinci olgu, 4 yaşında erkek, ağrı ve solunum sıkıntısı ile dış merkeze başvurmuş. Sağ hemitoraksta 119x91mm boyutunda, içerisinde kistik nekrotik alanlar içeren, arka mediastene doğru uzanım gösteren kitle saptanmış. Trucut biyopsisi rahbdomyosarkom olan olguya ICE protokolüne göre 6 kür kemoterapi uygulanmış. Kemotrapi sonrası BT değerlendirmesinde 5-7. kotlar arasında boyutları oldukça küçülmüş kitle görüldü. Torakotomi ile 4-7. kotlar kitle ile birlikte çıkarıldı. Oluşan deformite composite mesh ve 3 adet titanyum plak ile onarılarak toraks duvarı kapatıldı. 10.gün toraks dreni alındı.

Sonuç: Geniş torakal defektlerin kapatılmasında titanyum plaklar ve mesh kombinasyonu kolay uygulanabilir ve güvenli bir yöntemdir. Titanyum plaklar toraks duvarı stabilizasyonunu uygun olarak sağlamaktadır. İki olgumuzda da postoperatif komplikasyonla karşılaşılmamıştır.

Close