TÇCD 2019 37th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association & STEPS 2019

View Abstract

Oral Presentation - 28

Proximal hypospadias and outcomes: Successful surgical treatment of complications despite high rates

E Özçakır, S Sancar, M Kaya
Bursa Health Sciences University, Yuksek Ihtisas Education and Research Hospital, Department of Pediatric Surgery, Bursa, Turkey.

Aim: Despite the advances in surgical equipment and techniques, proximal hypospadias repair continues to maintain high complication and reoperation rates. In this study, we aimed to present our experience for the management and complications of proximal hypospadias surgery.

Material Method:

The records analyzed retrospectively to obtain required information who underwent primary penoscrotal hypospadias surgery in our clinic between 2011 and 2018. Ages at first surgery, types of hypospadias at presentation, operation types, additional anomalies, number of stages and complications were noted. Patients were divided into two groups, as a single stage (GI) and staged (GII) (two or three).

Results:

A total of 33 patients with proximal hypospadias were involved in the two groups, of which 12 were involved in GI and 21 in GII. Mean age was found 41 months in total (15 in GI, 57 in GII). The most common additional anomaly was penoscrotal transposition, and all of them were in GII. The technique of tubularized incised plate urethroplasty (TIPU) was preferred to repair proximal hypospadias in GI in terms of preserving urethral plate while straightening ventral curvature. In GII, Byar’s flap, Bracka technique and long TIPU were used, in 11, 6, and 4 patients respectively. The overall complication rate was 45% (9% for GI, 36% for GII). While most complication was uretrocutaneous fistula (15%), others were stricture (12%), diverticulum (6%), and dehiscence (6%). All complications solved by surgery, no recurrence was seen in the follow-up period.

Conclusions: Although the approaches such as staged repair, delayed glanuloplasty, prolonged urethral stent, supportive interposed layer, supplemental testosterone are used to prevent complications, proximal hypospadias have an inherent risk for complications due to long urethroplasties and the presence of immature penile tissue with poor healing potential. Complications that are thought to be related to each other, such as diverticulum / stricture, fistula / distal stenosis, and narrow plate / dehiscence, can be managed together.

Proksimal hipospadias cerrahisi sonuçları: Yüksek oranlara rağmen komplikasyonların başarılı cerrahi tedavisi

E Özçakır, S Sancar, M Kaya
Bursa Sağlık Bilimleri Üniversitesi Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği, Bursa, Türkiye.

Amaç:

Cerrahi alet ve tekniklerdeki gelişmelere rağmen, proksimal hipospadias cerrahisinde yüksek komplikasyon ve reoperasyon oranları devam etmektedir. Bu çalışmada, proksimal hipospadias onarımına ait komplikasyon deneyimlerimizi sunmayı amaçladık.

Malzeme Yöntemi:

Kliniğimizde 2011 ve 2018 yılları arasında primer penoskrotal hipospadias ameliyatı geçiren hastalar geriye dönük olarak değerlendirildi. İlk ameliyat yaşı, hipospadiasın tipi, ameliyat yöntemi, ek anomali varlığı, uygulanan cerrahi girişimin sayısı ve komplikasyonları kaydedildi. Hastalar tek seansta onarım (GI) ve aşamalı cerrahi (GII) (iki / üç aşama) olarak iki gruba ayrıldı.

Bulgular:

Toplamda 33 proksimal hipospadiaslı hasta 12 si GI ve 21’i GII olmak üzere iki grupta değerlendirildi. Hastaların yaş ortalaması toplamda 41 ay (GI'de 15, GII’ de 57) olarak hesaplandı. En yaygın ek anomali penoskrotal transpozisyondu ve hepsi GII’ de yer almaktaydı. Üretral oluğun insize edildiği; Tubularize insized üretroplasti (TIPU) tekniği, üretral oluğun korunması ve eş zamanlı ventral eğriliğin düzeltilebilmesi açısından GI’ deki hastaların onarımı için tercih edildi. GII’ de Byars flep, Bracka tekniği ve uzatılmış TIPU yöntemleri; sırasıyla 11, 6 ve 4 hastada kullanıldı. Toplamda komplikasyon görülme oranı % 45 (GI için% 9, GII için% 36) idi. En sık görülen komplikasyon, üretrokutanöz fistül (% 15) iken, meatal darlık (% 12), divertikül (% 6) ve sütür ayrışması (% 6) idi. Tüm komplikasyonlar cerrahi olarak onarıldı, takiplerde nüks görülmedi.

Sonuç: Proksimal hipospadias cerrahisinde, aşamalı onarım, geciktirilmiş glanuloplasti, uzamış üretral stent ve flep uygulamaları ya da testosteron desteği gibi yaklaşımlar komplikasyonları önlemek için kullanılsa da, uzun üretroplasti ve zayıf iyileşme potansiyeline sahip immatür penis dokusunun varlığı komplikasyonlar için doğal risktir. Birbiriyle ilişkili olan; divertikül/darlık, fistül/distal darlık ve dar üretral oluk/ sütür ayrışması gibi komplikasyonların tedavisi birlikte yönetilebilir.

Close