TÇCD 2019 37th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association & STEPS 2019

View Abstract

Oral Presentation - 21

Feminizing Genitoplasty Practices for Disorders of Sexual Development, a View from Turkey

GB Bahadır*, G Göllü**, U Ateş**, E Evin**, B Çalışkan*, İ Sürer*, M Çakmak**
*Gulhane Military Medical Academy Dept of Pediatric Surgery
**Ankara University, School of Medicine, Department of Pediatric Surgery

Purpose:Techniques and timing of Feminizing Genitoplasty(FG) in Disorders of Sexual Development(DSD) is still controversial. In this study, we aimed to this situation in Turkey.

Materials and Methods:The questionnaire was answered by 114 pediatric surgeons and urologists. 40.4% of the participants had more than 15 years of experience.

Results:While 57%(n = 76) of the participants performed FG operations,73.7% of them performed less than 5 operations, 25% 5-15 and 1.3% more than 15 operations per year.49.5% of the participants stated that there was an ethics committee in their hospitals, 36.2% didn't have any,12.4% stated that consultations were made and 1.9% benefited from the ethics committee of other hospitals.As the answer of "Do you offer a surgical option that can be decided by the child when he comes of age?" question,36.3% specialists answered they did it every time, 33.8% did just for appropriate patients,21.2% said that the patient groups were not suitable and 3% have done it for last 3-4 years. 69% of specialists said genotype,49.3% phenotype, 62% family / child decision, 42.3% postoperative sexuality, 56.3% reproductive function were important for FG. Regarding the timing of vaginoplasty and clitoroplasty, 55.8% of the specialists reported that they performed clitoroplasty and vaginoplasty in the same session, 35.1% did clitoroplasty first and 9.1% did vaginoplasty first In the operations 55.1% of them did clitoral reduction, 32.1% did clitoral recession, 6.4% reported that they placed the clitoris in labium majus and 6.4% did none.After clitoroplasty, 49.3% reported no long follow-up. As the vaginoplasty timing 35.1% of the specialist chose postpuberty. 72.6% of them used urethral sinus mobilization, 57.5% used skin flap/ graft, 45.2% used ileum and colon, 39.7% did pull-through and 5.5% used other techniques.The most common complications were; stenosis(95.1%), insufficient vaginal length(43.9%), dryness(34.1%), hairy tissue(14.6%), dyspareunia(11%), donor site infection(12.2%). After vaginoplasty, 74.4% reported that they used dilatation. For the FG, %91,8 of the specialists cared cosmetic appearance and symmetry of external genitalia most, also 90.6% of them stated normal sized clitoris and vagina, 94.1% functionality, 70.6% ensuring sexual satisfaction and 20% reversibility were crucial.

Conclusion:Althoughthemajorityoftheparticipantswereexperiencedsurgeons,only57%wereinvolvedinFG.Also,themajorityofsurgeonsthatperformedFG(73.7%)saidtheydidlessthan5operationsperyearandnearlyhalfofthesurgeons(49.3%)hadnolongerfollowuponpatients.ThisshowsthatsurgerycannotyetfulfilledliterallyinTurkey.

Cinsiyet gelişim bozukluğunda feminizan genitoplasti uygulamaları, Türkiye’den görünüm

GB Bahadır*, G Göllü**, U Ateş**, E Evin**, B Çalışkan*, İ Sürer*, M Çakmak**
*GATA Çocuk Cerrahisi AD
**Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

Amaç:Cinsiyet gelişim bozukluğunda(CGB) feminizan genitoplasti(FG) için teknikler ve zamanlama konusunda tartışmalar devam etmektedir. Türkiye’deki durumun değerlendirilmesi amaçlandı.

Materyal metod:Anket 114 çocuk cerrahı ve ürolog tarafından yanıtlandı. Uzmanların %40,4’ü 15 yıl üzeriydi.

Bulgular:Katılanların %57’si(n=76) FG ameliyatları yaptığını belirtirken, %73,7’si yılda beş ameliyattan az, %25’i 5-15, %1,3’ü 15’den fazla yaptığını işaretledi. Katılımcıların %49,5’i kurumlarında etik kurul olduğunu, %36,2’si olmadığını, %12,4’ü konsültasyonlar yapıldığını, %1,9’u diğer hastanelerin etik kurullarından faydalandıklarını belirtti. ‘Ameliyatın çocuk karar verebilecek yaşa geldikten sonra tercih edebileceği seçeneğini sunuyor musunuz?’sorusuna; %36,3’ü her defasında, %33,8’i uygun hastalarda anlattığını, %21,2’si hasta gruplarının uygun olmadığını, %3’ü son 3-4 yıldır yaptıklarını belirtti. Vajinoplasti ve klitoroplasti zamanlaması; %55,8’i aynı seansta, %35,1’i önce klitoroplasti, %9,1’i önce vajinoplastiyi yaptıklarını bildirdi. Klitoral redüksiyon %55,1’i , %32,1’i klitoral resesyon, %6,4’ü labiyum majusların içine yerleştirdiklerini, %6,4’ü yapmadıklarını bildirdi. Klitoroplasti ameliyatı sonrası %49,3’ü uzun takibin olmadığını bildirdi. Vajinoplasti zamanlaması %35,1’i ergenlikten sonrayaptıklarını belirtti. Üretral sinüs mobilizasyonu(%72,6), cilt flebi/grefti(%57,5), ileum veya kolon(%45,2) kullandığını, pull-through(%39,7), %5,5’i diğer yöntemleri kullandığını bildirdi. En sık komplikasyonlar; darlık(%95,1), yetersiz vajen uzunluğu(%43,9), kuruluk(%34,1), kıllı doku(%14,6), disparoni(%11), donör yeri enfeksiyonu(%12,2) bulunmaktaydı. Vajinoplasti sonrası %74,4’ü dilatasyon uygulandıklarını belirtti. FG’de %91,8’i dış genitalyanın kozmetik görünümü ve simetrisi, %90,6’sı normal boyutta klitoris ve vajen, %94,1’i işlevsellik, %70,6’sı cinsel tatmin sağlanması, %20’sinin geri döndürülebilir olması gerektiğini bildirdi.

Yorum:Katılımcıların çoğunluğu deneyimli cerrahlar olmasına karşın sadece %57’si FG ile uğraşmaktadır. Ayrıca FG yapan cerrahların çoğunluğu(%73,7) yılda beş ameliyattan az yaptıklarını söylemesi ve yarıya yakınının(%49,3) uzun takibin olmadığını belirtmesi Türkiye’deherne kadar bu ameliyatlar deneyimli hekimler tarafından yapılsa da bireysel olarak yıllık ameliyat sayılarının yetersizliği, etkin takibin olmaması bu konuda işbirliğinin yapılması gerekliliğini kanıtlamaktadır.

Close