TÇCD 2021 38th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association Congress

View Abstract

Poster - 58

Should complicated pilonidal sinus excision materials be evaluated histopathologically?

Ş Çaman*, S Cansaran*, A Celayir*, EI Kaygusuz**
*University of Health Sciences, Istanbul Zeynep Kamil Maternity and Children Diseases Health Training and Research Center, Department of Pediatric Surgery, Istanbul
**University of Health Sciences, Istanbul Zeynep Kamil Maternity and Children Diseases Health Training and Research Center, Pathology, İstanbul

Aim: Although postoperative recurrence (5-60%) and wound infection (8-40%) are common in pilonidal sinus disease, many surgical methods have been described for the treatment. One of the complications in untreated pilonidal sinus disease is malignancy. In this study, the possibility of malignancy was investigated by reviewing and evaluating the histopathological reports in pediatric cases operated for complicated pilonidal sinus.

Method: Acute abscess, chronic complaints and relapsed were considered complicated. The patients who were operated by the same surgeon between 2010-2021 were reviewed retrospectively. Patients demographics, operation techniques, complications and histopathological reports were analyzed.

Results: Among 128 patients with pilonidal sinus who were operated on in 11 year, 72 patient with complicated pilonidal sinüs (56%) were included in this study. 32 case (50%) were male and 36 case (50%) were female, and the mean age at surgery was 14.9 years (9-18 years). The mean weight was 75.6 kg (52-113) for males and 78.8 kg (47-85) for females. Primary surgery was performed in 71 cases (98.5%), and secondary surgery was performed in one (1.5%) who had been operated in an external center. The operation was completed in 41 with the Karydakis method and in 31 with the Limberg flap method.

Wound infection developed in 16 (22%) cases, 15 of were primary and one secondary. Recurrence was observed in two primary cases (2.8%), one with Karydakis and the other with Limberg. 74 material were excised from 72 case. A pink vegetative tissue was seen in one case (1.4%), it was reported as granulation tissue; findings related to pilonidal sinus disease were reported in 73 (98.6%) reports.

Conclusion: Malignancies originating from the pilonidal sinus have been reported in adults. Although no malignancy was detected in our complicated pilonidal sinus series, histopathology is necessery to detect possible malignancies, and also from a medicolegal perspective.

Komplike pilonidal sinus eksizyon materyalleri histopatolojik olarak değerlendirilmeli mi?

Ş Çaman*, S Cansaran*, A Celayir*, EI Kaygusuz**
*Sağlık Bilimleri Üniversitesi, İstanbul Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Çocuk Cerrahisi Kliniği, İstanbul
**Sağlık Bilimleri Üniversitesi, İstanbul Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi, Patoloji, İstanbul

Amaç: Pilonidal sinüs hastalığında cerrahi sonrası nüks (%5-60) ve yara yeri enfeksiyonu (%8-40) sık görülmekle birlikte hastalığın tedavisinde pek çok cerrahi yöntem tanımlanmıştır. Tedavi edilmemiş pilonidal sinüs hastalığında komplikasyonlardan biri de malignitedir. Bu çalışmada komplike pilonidal sinüs nedeniyle opere edilen pediatrik olgularda histopatolojik raporları gözden geçirilerek değerlendirilerek malignite olasığı araştırıldı.

Yöntem: Akut apse gelişen, kronik şikayetleri olan ve nüks eden olgular komplike kabul edildi. Haziran 2010-Temmuz 2021 yılları arasında aynı cerrah tarafından “non-touch” prensibi ile opere edilen olguların hastane verileri geriye dönük olarak incelendi. Hastaların demografik özellikleri, operasyon tekniği, komplikasyonlar ve histopatolojik piyes rapor sonuçları analiz edildi.

Bulgular: On bir yılda opere edilen 128 pilonidal sinüslü olgudan komplike pilonidal sinüs olan 72’si (%56) çalışmaya dahil edildi. Olguların 36’sı (%50) erkek, 36’sı (%50) kız olup ortalama ameliyat yaşı 14,9 yıl (9-18) idi. Ortalama ağırlık erkeklerde 75,6 kg (52-113), kızlarda 78,8 kg (47-85) olup ortalama ağırlık persantil değerleri erkeklerde %76 (10-99), kızlarda ise %63’tü (25-97). 71 olguda (%98,5) primer cerrahi, dış merkezde opere olmuş bir olguda (%1,5) sekonder cerrahi uygulandı. 41’inde Karydakis, 31’inde Limberg flep yöntemiyle eksize edildi.

15’i primer ve bir sekonder olmak üzere 16 olguda (%22) yara yeri enfeksiyonu gelişti. Biri Karydakis flepli diğeri Limberg flepli iki primer olguda ise nüks (%2,8) görüldü. Opere edilen 72 olgudan çıkarılan 74 eksizyon materyali patolojiye gönderildi. Nükslerden birinde insizyon yerlerinden köken almış ciltten kabarık tüm insizyon hattı boyunca pembe vejetatif bir doku oluşmuştu. Bu olguda (%1,4), patoloji granülasyon dokusu şeklinde raporlandı; 72 olgudan alınan 74 patolojik piyesten 73’ünde (%98,6) ise pilonidal sinüs hastalığı ile ilgili bulgular olarak raporlandı.

Sonuç: Pilonidal sinüs zemininden köken almış maligniteler erişkinlerde bildirilmiştir. Her ne kadar komplike pilonidal sinüs serimizde eksizyon materyalinde malinite saptanmamış olsa da eksize edilen dokuların histopatolojik olarak incelenmesi olası maligniteleri erkenden saptayabilir, medikolegal açıdan da gereklidir.

Close