TÇCD 2022 39th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association Congress

View Abstract

Case Report - 4

Lumbar fracture and retroperitoneal jejunum herniation following blunt trauma in a four-year old girl

S Sözduyar*, P Bozdağ**, i Akdeniz*, S Kök***
*Elazig Ferhi Sekin City Hospital, Department of Pediatric Surgery
**Elazig Ferhi Sekin City Hospital, Department of Radiology
***Elazig Ferhi Sekin City Hospital, Department of Neurosurgery

Retroperitoneal hernias are rare situations and may be encountered as primary and secondary cases. They mostly occur in natural fossas such as paraduedonal hernias. Retroperitoneal herniations also originate from pathological openings in the peritoneum. Herein, we report a five-year-old girl with first lumbar vertebra fracture and retroperitoneal small bowel herniation following blunt trauma.

Case: Five-year-old girl applied after car accident. Loss of consciousness, vomiting or respiratory distress was not mentioned. In admission, blood pressure was 110/70 mmHg and heart rate was 110/min. Physical examination revealed that tenderness and echymosis on her back at the level of the lumbar vertebrae. No echymosis or tenderness was noticed in abdominal examination. Blood tests were unremarkable. Blood transfusion required for the 3-unit decrease in hemoglobin after the first apply. Computed tomography (CT) was performed and revealed L1 compression fracture and retroperitoneal hematoma. Billious vomiting and abdominal distension was observed on the second day. Abdomen-CT was performed again and dilated small intestines and ileus was observed. Abdominal exploration was decided and a midline incision was performed. Small bowel was herniated to the retroperitoneal area through a defect on the left side of the midline. Reduction of jejunum was attempted, however it was adhesed to vertebral body. The bowel and vertebrae was seperated by blunt dissection. Resection and primary anastomosis was performed for 15 cm small bowel. The defect on the retroperitoneum was closed. Nasogastric tube was removed and oral intake was started on the postoperative third day. She was discharged on the postoperative nineth day. No complications occured. After six months, she is doing well.

Conclusion: Retroperitoneal hernias often occur in patients with posterior peritoneal tears caused by trauma and it is difficult to diagnose early. This rare situation should be kept in mind in such cases.

Dört yaşında kız çocuğunda künt travmaya bağlı lumbar fraktür ve retroperitoneal jejunum herniasyonu

S Sözduyar*, P Bozdağ**, i Akdeniz*, S Kök***
*Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği
**Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi, Radyoloji Kliniği
***Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi, Beyin Cerrahisi Kliniği

Retroperitoneal herni nadir görülen bir durumdur ve primer ve sekonder olarak ikiye ayrılır, çoğunlukla paraduedonal herniler gibi doğal fossalarda ortaya çıkar. Sekonder retroperitoneal herniasyonlar peritondaki patolojik açıklıklardan kaynaklanır. Burada künt travma sonrası birinci lomber vertebra kırığı ve retroperitoneal jejunum herniasyonu olan beş yaşında bir kız çocuğunun sunulması amaçlanmıştır.

Olgu: 5 yaşındaki kız çocuğu, arka koltukta yolcu olarak geçirdiği trafik kazası sonrası acil servise başvurdu. Kaza sırasında arabadan dışarı fırladığı, emniyet kemeri olmadığı öğrenildi. Bilinç kaybı, kusma veya solunum sıkıntısı yoktu. Başvuruda kan basıncı 110/70 mmHg, kalp hızı 110/dk idi. Glasgow koma skalası 15 idi. Fizik muayenede sırtında lomber vertebra seviyesinde ekimoz ve hassasiyet saptandı. Karın muayenesinde ekimoz ve hassasiyet saptanmadı. Kan parametrelerinde belirgin patoloji saptanmadı. Çekilen torakoabdominopelvik tomografide; birinci lomber vertebra anterior kolonda fraktür ve çevresinde retroperitoneal hematom görüldü. Başvuru sonrasında hemogram takibinde 3 birimlik hemoglobin düşüşü olması üzerine eristrosit süspansiyonu verildi. Destek sonrası hemoglobin takibi stabildi. İkinci gün safralı kusması başlayan hastaya tekrar abdomen tomografi çekildi. Tomografide ince barsak anslarında dilatasyon saptandı. İleusu gerilemeyen hastaya laparotomi yapılması kararı alındı. Orta hat insizyonu ile karna girildi. İnce barsak anslarının dilate olduğu görüldü. Orta hattın sol tarafındaki peritoneal defektten Treitz ligamanının 50 cm distalindeki jejunal ansın retroperitoneal alana herniye olduğu görüldü. Barsak redüksiyonu denendi, ancak barsağın bir kısmının vertebra korpusuna yapışık olduğu görüldü. Künt diseksiyon ile herniasyonu oluşturan yaklaşık 10 cm barsak ansı redükte edildi. Kanlanmasının bozulduğu görülen 15 cm ince barsak rezeke edilerek primer anastomoz yapıldı. Peritoneal defekt kapatıldı. Ameliyat sonrası üçüncü gün nazogastrik tüp çıkarıldı ve oral beslenme başlandı. Hasta postoperatif dokuzuncu günde taburcu edildi. Altı aylık takip süresince herhangi bir komplikasyona saptanmadı.

Sonuç: Retroperitoneal fıtıklar travma ve lomber kırıklara bağlı retroperiton defekti olan hastalarda görülebilir ve erken tanı son derece zordur. Künt travma sonrası gelişen ileus tablosunda akla getirilmelidir.

Close