EN
TÜRKÇE
Oral Presentation - 45
Evaluation of swallowing function in patients with H-type tracheoesophageal fistula: A retrospective study
MF Yalabık*, S Serel Arslan**, Ö Boybeyi*, N Demir**, T Soyer*
*Hacettepe University Faculty of Medicine Department of Pediatric Surgery
**Hacettepe University Faculty of Physical Therapy and Rehabilitation, Department of Physical Therapy and Rehabilitation
Aim: H-type tracheoesophageal fistula (H-TEF) are classified as congenital esophageal anomalies with esophageal atresia (EA). However, they are completely different form EA in terms of clinical findings and surgical treatment. Although, mild to severe dysfunction encountered in oral, pharyngeal and esophageal phases of EA, the swallowing function of H-TEF has not been evaluated previously. Thus, the aim of this study is to evaluate the swallowing functions of patients with H-TEF.
Methods: Patients operated for H-TEF with preoperative and/or postoperative videoflueroscopic (VFS) evaluation were included and the results of VFS were investigated retrospectively. In VFS, penetration-aspiration score (PAS), oral phase efficacy (OPE), delay in swallowing reflex (DSR), velopharyngeal closure (VFC) and esophageal dysmotility (ED) were evaluated. PAS scores <6 was assessed as no aspirastion, PAS≥6 was assessed as aspiration. OPE, DSR and ED were scored as 0 (normal) to 3 (severe problem). DSR was scored with 0 (no delay) to 3 (severe delayed, > 5 sn).
Results: Ten patients with a mean age of 3.4 years (1-9 year), male to female ratio 5:5 were included in the study. Two (20%) patients had aspiration (PAS=8) in liquids, none of the patients had aspiration in solids. One of the patients had minimum and the other one has mild problem in OFE (total n=2, 20%). None of the patients had problem in DSR and VFC. In five of the patients (50%), there was mild (n=1) to severe (n=4) ED.
Conclusion: Although oral and pharyngeal phases of swallowing dysfunction is rarer than EA in patients with H-TEF, esophageal dysfunction is similar to them. Therefore, evaluation of swallowing function should be included in the clinical practice of patients with H-TEF and early treatment programmed should be planned for the patients with swallowing dysfunction.
H- tipi trakeoözofageal fistüllü olguların yutma fonksiyonlarının incelenmesi: Bir retrospektif çalışma
MF Yalabık*, S Serel Arslan**, Ö Boybeyi*, N Demir**, T Soyer*
*Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
**Hacettepe Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Fakültesi, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı
Amaç: H-tipi trakeoözofageal fistüller (H-TÖF) doğumsal özofagus anomalileri başlığı altında özofagus atrezili (ÖA) olgular ile birlikte sınıflandırılırlar. Ancak klinik özellikleri ve cerrahi tedaviler bakımından ÖA’den farklılık gösterirler. ÖA’li olgularda yutmanın oral, faringeal ve özofageal fazlarında hafiften ciddiye varan yutma disfonksiyonları saptanırken, H-TÖF’lü olguların yutma fonksiyonları daha önce incelenmemiştir. Bu nedenle, bu çalışmanın amacı; H-TÖF’li olguların yutma fonksiyonlarının değerlendirilmesidir.
Metod: H-TÖF nedeni ile opere edilen ve cerrahi tedavi öncesi ve/veya sonrası videofloroskopik yutma değerlendirilmesi (VFYD) yapılan olgular dahil edilmiş ve VFYD sonuçları retrsopektif olarak incelenmiştir. VFYD’de hem sıvı, hem de kıvamlı besinlerde penetrasyon aspirasyon skoru (PAS), oral faz etkinliği (OFE), yutma refleksinde gecikme (YRG), velofaringeal kapanış (VFK) ve özofagus motilite bozukluğu (ÖMB) incelenmiştir. PAS<6 aspirasyon yok, PAS≥6 olanlar ise aspirasyon var olarak değerlendirilmiştir. OFE, VFK ve ÖMB ise 0 (bozukluk yok) ile 3 (şiddetli bozukluk) olacak şekilde 0-3 arasında puanlanmıştır. YRG ise 0 (gecikme yok) ile 3 (şiddetli gecikme, > 5 sn) olacak şekilde 0-3 arasında puanlanmıştır.
Bulgular: Çalışmaya yaş ortalaması 3.4 yıl (1-9 yıl) olan 5’i erkek, 5’i kız toplam 10 olgu dahil edilmiştir. İki olguda (%20) sıvı aspirasyonu (PAS=8) saptanmış olup, hiçbir olguda kıvamlı besinlerde aspirasyon tespit edilmemiştir. Bir olguda hafif, bir olguda orta düzeyde olmak üzere iki olguda (%20) OFE’de bozukluk vardır. Tüm olgularda YRG ve VFK’de bozukluğa rastlanmamıştır. Olguların birinde orta, 4’ünde şiddetli düzeyde olmak üzere 5 olguda (%50) ÖMB saptanmıştır.
Sonuç: H-TÖF’lü olgularda yutmanın oral ve faringeal fazlarında bozukluk ÖA’li olgulara göre daha nadir olmakla birlikte, ÖMB bakımından benzer özellik göstermektedir. Bu nedenle H-TÖF’lu olgularda özellikle özofageal faz başta olmak üzere yutma fonksiyonu değerlendirmesi klinik pratik içerisinde yer almalı ve tespit edilen bozukluklara yönelik erken dönemde tedavi planlanmalıdır.