EN
TÜRKÇE
Poster - 45
The role of neutrophil-to-lymphocyte ratio in determining the need for surgical intervention in the treatment of intussusception in children
G Gerçel, B Murat, F Ersoy, M Çağlar, Ç Ulukaya Durakbaşa
Istanbul Medeniyet University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery, Istanbul
Aim: Neutrophil-to-lymphocyte ratio (NLR) is considered to be an important inflammatory marker in abdominal pathologies. Intussusception involves a progressive process of intestinal inflammation. The efficacy of non-surgical treatments for intussusception may be closely related to the severity of inflammation. The aim of this study was to evaluate the effectiveness of laboratory tests in determining the need for surgical intervention in cases of intussusception.
Methods: The files of patients diagnosed with intussusception between 2011 and 2023 were retrospectively analyzed. Patients were divided into two groups; Group A (patients who underwent hydrostatic reduction (HR) or reduction without intervention), Group B (patients who underwent surgery after failed HR and/or without attempted HR). Hemoglobin, leukocyte, platelet, neutrophil, lymphocyte and CRP values, neutrophil-to-lymphocyte ratio (NLR), lymphocyte-to-CRP ratio (LCR) and platelet-to-lymphocyte ratio (PLR) were compared between groups. Data were evaluated by Chi-square test and independent two sample t-test and p<0.05 was considered statistically significant.
Results: Among a total of 280 patients with a diagnosis of intussusception, 158 patients whose laboratory data were available were included in the study. 100 (63.3%) were male and 58 (36.7%) were female. The median age was 20.5 (28 days-16 years) months. There was no statistically significant difference in demographic data between Group A (n=121, 76.6%) and Group B (n=37, 23.4%). There was no significant difference in hemoglobin, leukocyte, neutrophil, and lymphocyte values between the groups, while platelet values were significantly higher in Group B (0.031; p<0.05). While there was no significant difference between the groups in terms of LCR and PLR values, NLR values were significantly higher in Group B (0.032; p<0.05).
Conclusion: In this study, platelet and NLR values were found to be high in patients operated for intussusception. NLR, which is an indicator of intestinal inflammation, can be considered as a marker that may predict the need for surgical intervention in cases of intussusception.
Nötrofil-lenfosit oranının çocuklarda invajinasyon tedavisinde cerrahi müdahale gereksinimini belirlemedeki rolü
G Gerçel, B Murat, F Ersoy, M Çağlar, Ç Ulukaya Durakbaşa
İstanbul Medeniyet Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul
Amaç: Nötrofil-lenfosit oranının (NLO), abdominal patolojilerde önemli bir inflamatuar belirteç olduğu düşünülmektedir. İnvajinasyon, ilerleyici bir intestinal inflamasyon sürecini içerir. İnvajinasyonda cerrahi olmayan tedavilerin etkinliği, inflamasyonun şiddeti ile yakından ilişkili olabilir. Bu çalışmanın amacı, invajinasyon olgularında cerrahi girişim gereksinimini belirlemede laboratuvar testlerinin etkinliğini değerlendirmektir.
Yöntem: 2011-2023 yılları dahil invajinasyon tanılı hasta dosyaları geriye dönük incelendi. Hastalar iki gruba ayrıldı; Grup A (hidrostatik redüksiyon (HR) uygulanan veya girişimsiz redükte olanlar), Grup B (başarısız HR sonucunda ve/veya HR denenmeden ameliyat edilenler). Gruplar arası hemoglobin, lökosit, trombosit, nötrofil, lenfosit ve CRP değerleri, nötrofil-lenfosit oranı (NLO), lenfosit-CRP oranı (LCO) ve trombosit-lenfosit oranı (TLO) karşılaştırıldı. Veriler, Ki-kare testi ve bağımsız iki örnek t-testi ile değerlendirilerek p<0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.
Bulgular: İnvajinasyon tanısı alan toplam 280 hastadan, laboratuvar verilerine ulaşılabilen 158 hasta çalışmaya dahil edildi. 100’ü (%63,3) erkek, 58’i (%36,7) kızdı. Yaş ortancası 20,5 (28 gün-16 yıl) aydı. Grup A (n=121, %76.6) ve Grup B (n=37, %23.4) arasında demografik veriler açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Gruplar arasında hemoglobin, lökosit, nötrofil, lenfosit değerleri arasında anlamlı fark saptanmazken, trombosit değerleri Grup B’ de anlamlı derecede yüksekti (0,031; p<0,05). LCO ve TLO değerleri açısından gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmazken, NLO değerleri Grup B’de anlamlı derecede yüksek saptandı (0,032; p<0,05).
Sonuç: Bu çalışmada, invajinasyon tanısıyla ameliyat edilen hastalarda trombosit ve NLO değerlerinin yüksek olduğu saptanmıştır. İntestinal inflamasyonun bir göstergesi olan NLO, invajinasyon vakalarında cerrahi müdahale gereksinimini öngörebilecek bir belirteç olarak değerlendirilebilir.