PEDURO 2011 II. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Oral Presentation - 55

Our experiences with Ureteroscopic Stone Management in Prepubertal Children

KU Özkan, V Bakan, A Mil, Ş Öztürk
Kahramanmaras Sutcu Imam University School of Medicine Department of Pediatric Surgery

Purpose:We retrospectively reviewed our experience with ureteroscopy (URS) for ureteric stone disease in prepubertal children.

Materials and Methods:We retrospectively reviewed the records of all children who underwent URS at our institution for ureteral stone disease between September 2007 and March 2011. Patients demographics, stone location and size, preoperative and postoperative stenting, intraoperative active dilatation, stone free rates and complications were noted.

Results:A total of 46 patients (33 male, 13 female and mean age 75 months) underwent 60 rigid URS (7.5 Fr).  procedures for 53 ureteral stones . Stones were located in the midureter in 8 patients and distal ureter in 38 patients. 33 stones were at the left side ureters and 20 stones were at the right side ureters. Five patients had more than one stone on the left side and two patient had bilateral distal ureteral stones. Mean size of ureteral stones was 8.9 mm ranging from 4.9 mm to 17 mm. A total of 25 rigid URS procedure had been performed without any active ureteral dilatation. A total of 21 patients underwent 35 passive dilatations of initially inaccessible ureters (eleven patient:once, four patients: twice, four patients: three times and two patients: bilaterally). Stent remained indwelling for 2 to 4 weeks. 36 patients had the URS procedures once, 4 patients had  twice and 4 patient three times. Most of patients who had an ureteral dilatation on preoperative ultrasonograpic examination did not need  dilatation for URS  but the severe eudema of the ureteral orifice was the exception. Stones were fragmented by the pneumatic lithotripter. One ureteral orifice was needed to be cut endoscopically for extracting the stone which is adhered to the mucosal wall.  One stone migrated to the proximal ureter. In four patients stone extractions were performed with basket catheter only. One patient who had bended catheter migrated up to the proximal ureter and the other who had the biggest ureteral stone were needed open surgery. The stone free rate was % 93.4 for all patients with all performed procedures. One ureteral extravasation and 4 postoperative hematuria had been observed. After the procedures, 15 patients (% 32.6)  who did not have preoperative stenting had postoperative stent placement for 2 t o 5 days because of  extravasation, eudema of the entire ureter and orifice and hematuria.

Conclusion:URS treatment of ureteral stones without active dilatation can be performed safely and effectively in prepubertal children. Passive ureteral dilatation should be performed for some cases not only to obtain ureteral access but also to reduce the need for post operative stenting.  

Prepubertal Çocuklarda Ureteroskopik Taş Tedavisi Deneyimlerimiz

KU Özkan, V Bakan, A Mil, Ş Öztürk
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi AD

Giriş: Üreter taşı olan prepubertal çocuklarda üreteroskopi (URS) deneyimlerimizi retrospektif olarak gözden geçirdik.

Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde Eylül 2007 ile Mart 2011 tarihleri arasında üreter taşı nedeniyle URS yapılmış olan hastaların kayıtları retrospektif olarak incelendi. Hastaların demografik özellikleri, taş lokalizasyonu ve büyüklüğü, preoperative veya postoperative stent uygulaması, intraoperatif aktif dilatasyon, taştan temizlenme ve komplikasyon oranları belirlendi.

Bulgular:Toplam 46 hastaya  (33 erkek, 13 kız ve ortalama yaş: 75 ay) 53 ureter taşı için toplam 60 rijid URS (7.5mm) uygulandı. Sekiz hastada taş midüreterde 38 hastada distal üreterde idi. Otuzüç taş sol, yirmi  taş sağ ureterde idi. Beş  hastada sol tarafta birden fazla taş vardı ve iki hastada taşlar çift taraflıydı. Ortalama taş büyüklüğü 8.9mm (4.9-17mm) idi. Yirmibeş  hastada URS hiçbir aktif üreteral dilatasyon yapılmadan uygulandı. Yirmibir   hastada üreter kanalına girilemediği için otuzbeş  pasif dilatasyon(onbir hastada: bir kez, dört hastada ikişer kez, dört hastaya üçer kez ve iki hastaya da bilateral)  uygulandı. Pasif dilatasyon için konulan stentler 2-4 hafta üreterde kaldı. Otuzaltı hastaya bir kez URS işlemi yapıldı. Dört hastada ikinci, dört hastada üçüncü URS işlemi gerekli oldu. Pasif dilatasyon çoğunlukla preoperative ultrasonografik incelemede üreteral dilatasyonu belirgin olanlara üreteral orifisde belirgin ödem olmadığı sürece gerekli olmadı. Taşlar pnömatik litotriptör ile kırıldı. Bir üreter taşı mukozaya yapışmış olduğu için endoskopik olarak mukozanın kesilmesi ile çıkarıldı. Bir taş işlem sırasında proksimal üretere kaçtı. Dört hastada taş sadece basket kateter yardımıyla alınabildi. Bir hasta üreteral kateterin proksimale kaçması ve katlanması nedeniyle ve bir başka hasta da taş yükünün fazlalığı nedeniyle açık cerrahiye alındı. Taştan temizlenme oranı tüm işlemlerde % 93.4 idi. Bir hastada üreteral ekstravazasyon ve dört hastada postoperative hematüri gelişti. İşlemlerden sonra  ekstarvazasyon, üreter ve orifis ödemi veya hematüri nedeniyle 15 hastaya (% 32.6) post operatif  2-5 gün süreyle  stent konuldu.

Sonuç: Prepubertal çocuklarda aktif dilatasyon olmaksızın URS ile üreter taşı tedavisi güvenli ve etkilidir.  Bazı vakalarda üreter kanalına daha kolay girebilmek ve post operatif stent ihtiyacını azaltmak için preoperative stent uygulaması ile pasif dilatasyon yapılabilir.

  

Close