Oral Presentation - 83
Risk Factors of Renal Parenchyma Injury in the Congenital Neurogenic Bladder
G Gündoğdu*, D Avlan**, H Taşkınlar**, D Yiğit**, A Naycı**, H Kılınçaslan*, A Delibaş***, B Taşdelen****
*Bezmialem Vakif University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery
**Mersin University School of Medicine, Department of Pediatric Surgery , Mersin, Turkey
***Mersin University Medical Faculty, dept of Pediatrics, Nephrology
****Mersin University Medical Faculty, dept of Biostatistics
Aim:To evaluate the factors determinining the renal parenchymal injury in children with congenital spinal cord defects.
Material and Methods:Records of 80 children with congenital spinal cord pathology were evaluated. Renal parenchymal injury was considered with dmsa. Age, gender, vesicoureteral reflux, recurrent urinary tract infection, urodynamics findings, medical management (clean intermittent catheterizaton, antibiotic prophylaxis, anticholinergics) and age of treatment initiation were investigated parameters to be involved with renal parenchymal injury.
Findings:80 cases (38 m, 42f) were enrolled in the study. The pathologies distributed as follows;myelomenigocele, tethered chord syndrome, diastometamyelia, sacral agenesia, syrngomyelia (58, 13, 4, 3, 2 respectively). Mean age was 66.7 months (min 2, max 204). Mean follow up time was 20.5 months. 18 (22.5 %) children have renal scarring. Female gender (p<0.05), vesicoureteral reflux (p<0.001), recurrent urinary tract infection .(p=0.001), medical managment of neurogenic bladder (p=0.006) and treatment delay (after 1 years of age) have statistically significance with the renal scarring. Even the increased external sphincter activity (DLPP >40 cmH2O) have found to increase the scarring risk 1.952 times, but no statistically significance was found (p=0.217) in the study. Scarring risk was found to be increased 1.103 times for each months of treatment initiation. Vesicoureteral reflux is the most prominant factor of renal scarring.
Conclusion:Female gender, vesicoureteral reflux, recurrent urinary tract infections, management of neurogenic bladder and delayed treatment were corrolated with renal scarring in children with congenital neurogenic bladders. To preserving the renal functions of these children; we suggest to adjust treatment modalities considering the risk factors.
Doğumsal Nörojenik Mesanede Böbrek Parankim Hasarı Risk Faktörleri
G Gündoğdu*, D Avlan**, H Taşkınlar**, D Yiğit**, A Naycı**, H Kılınçaslan*, A Delibaş***, B Taşdelen****
*Bezmialem Vakıf Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
**Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi AD, Mersin, Türkiye
***Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastalıkları AD, Nefroloji
****Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik AD, Mersin, Türkiye
Amaç:Doğumsal spinal kord patolojili çocuklarda böbrek parankim hasarına etkileyen faktörleri değerlendirmek
Gereç ve Yöntemler:Spinal kord patolojisi nedeni ile takipli 80 çocuğun bilgileri değerlendirildi. Olgularda böbrek parankim hasarlanması dmsa ile araştırıldı.Yaş, cinsiyet, vezikoureteral reflü, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyon varlığı, ürodinami bulguları, tedavi (temiz aralıklı kateterizasyon, antibiyotik profilaksi, antikolinerjik) ve tedaviye başlangıç yaşının böbrek hasarına etkisi araştırıldı.
Bulgular:80 olgu (38 E, 42K) çalışmaya dahil edildi. Olguların dağılımı; myelomenigosel, gergin omurilik sendromu, diastometamyeli, sakral agenezi, siringomyeli olarak bulundu (sırasıyla; 58, 13, 4, 3, 2). Ortalama yaş 66.7 (minimum 2-maksimum 204) aydır. Ortalama takip süresi 20.5 ay olarak bulundu. 18 (%22.5) olguda böbrek hasarı saptandı. Olgularda kız cinsiyet (p<0.05), vezikoureteral reflü varlığı (p<0.001), tekrarlayan idrar yolu enfeksiyon varlığı (p=0.001) ve tedavinin (p=0.016) ve gecikmiş tedaviye (1 yaş sonrası) başlamanın böbrek hasarı gelişiminde etkisi olduğu saptandı. Artmış eksternal sfinkter aktivitesi (DLPP>40 cmH2O) skarlanma riskini 1.952 artırsa da istatiksel anlamlılık bulunamadı. (p=0,217) Tedaviye başlangıç yaşı her 1 ay artıkça skarlanma riski 1.013 kat arttığı saptandı. (p=0,019). Skarlanma ile en anlamlı ilişki vezikoureteral reflü ile bulunmuştur.
Sonuç:Doğumsal nörojenik mesaneli olgularda böbrek hasarında risk faktörlerin; kız cinsiyet, vezikouretral reflü varlığı, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, nörojen mesane tedavisi ve tedavide gecikmenin rol oynadığı saptandı. Bu hastalarda böbrek fonksiyonlarını korumada risk faktörlerinin göz önüne alınarak tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi görüşündeyiz.