Oral Presentation - 21
IS UPPER POLE HEMINEPHRECTOMY NECESSARY IN COMPLETE DUPLEX SYSTEM COMPLICATED WITH URETEROCELE?
B Uçan*, İ Karaca*, E Serdaroğlu**, O Arslan*, C Öztürk*, Ö Okur*, M Yıldız*, H Evciler*, M Hoşgör*
*Dr. Behçet Uz Children's Hospital, Department of Pediatric Surgery
**Dr Behcet Uz Children's Hospital, Department of Nephrology
Purpose: For treatment of complete duplex system complicated with ureterocele (CDSU), nonfunctional upper pole heminephrectomy is recommended. However, long-term follow-up of these patients showed that secondary procedures are required. In this report, we present the results of common sheath reimplantation (CSR) and excision of ureterocele (EU) as the first-line treatment of CDSU with or without functioning upper moiety.Methods: Between 2002 and 2009, we reviewed 14 patients (mean age 52 months, 9F/5M) with unilateral CDSU ( 6 right/8 left). 6 cases had intravesical and 8 cases had extravesical ureterocele. There was vesicoureteral reflux (VUR) in 10 cases, in 8 to the lower pole and in 2 to both moieties. 10 had nonfunctional upper pole. In all cases, transurethral incision of ureterocele (TUI) or CSR were performed as the first-line treatment. The median follow-up was 3.9 (1.5-7) years.Results: TUI was performed in 3 patients with no reflux initially, 2 of them had VUR during follow-up. All 14 cases underwent CSR and EU. 2 case had grade 2 VUR postoperatively and still under follow-up. No patient required secondary procedure. Postoperatively, 5 patients had one episode of urinary tract infection (UTI), one had 3 episodes, and one had recurrent UTI’s. No patient had hypertension except one with morbid obesity. Proteinuria and incontinence were not detected in any case.Conclusion: The results of CSR and EU of CDSU cases are succesful. Any complication of nonfunctional upper moiety wasn’t recorded during follow-up. In CDSU cases, excision of nonfunctional upper moiety is not recommended.
ÇİFT TOPLAYICI SİSTEM ÜRETEROSEL OLGULARINDA ÜST POL HEMİNEFREKTOMİ GEREKLİ MİDİR?
B Uçan*, İ Karaca*, E Serdaroğlu**, O Arslan*, C Öztürk*, Ö Okur*, M Yıldız*, H Evciler*, M Hoşgör*
*Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği
**Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nefroloji Kliniği
Amac: Çift toplayıcı sistem (ÇTS) üreterosel tedavisinde üst polde fonksiyon saptanmayan olgularda üst polün çıkartılması önerilen bir yöntemdir. Ancak bu olgularda uzun dönem izlemde yüksek oranda ikincil cerrahi gerekliliği bildirilmiştir. Çalışmamızda ÇTS üreterosel olgularında üst polde fonksiyon olsun veya olmasın ilk tedavi seçeneği olarak ortak kılıf üreteroneosistostomi ve üreterosel eksizyonu uygulanmış ve sonuçları değerlendirilmiştir.Hastalar ve Yöntem: 2002-2009 yılları arasında tedavi gören, tek taraflı ÇTS üreteroseli olan (yaş ortalaması 52 ay) 14 (9K/5E) olgunun (6 sağ/8 sol) değerlendirilmesi yapıldı. 6 olguda intravezikal, 8 olguda ekstravezikal üreterosel saptandı. 8 olguda alt sisteme, 2 olguda her iki sisteme olmak üzere 10 olguda vezikoüreteral reflü (VUR) mevcuttu. 10 olguda üst polde fonksiyon saptanmadı. Tüm olgularda ilk tedavi olarak endoskopik üreterosel insizyonu ya da ortak kılıf üreteroneosistostomi uygulandı. Ortalama izlem süresi 3,9 yıl (1,5 yıl-7yıl)idi.Bulgular: Başvuru anında reflü saptanmamış olan üç olguya endoskopik üreterosel insizyonu uygulandı. İzlemde bu olguların ikisinde VUR saptandı. 14 olgunun tümüne ortak kılıf üreteroneosistostomi ve üreterosel eksizyonu uygulandı. 2 olguda postoperatif grade 2 VUR saptandı, izleme alındı. Hiçbir olguda üreteroneosistostomi sonrasında ek cerrahi girişim gerekmedi. Postoperatif 5 olguda 1 kez, bir olguda 3 kez, bir olguda ise tekrarlayan İYE saptandı. Morbid obezitesi olan 1 olgu hariç hiçbir olguda tansiyon yüksekliği saptanmadı. Proteinüri, inkontinans hiçbir olguda görülmedi. Tartışma: ÇTS üreterosel olgularında ortak kılıf üreteroneosistostomi ve üreterosel eksizyonu sonuçları yüz güldürücüdür. Postoperatif dönem izlemde nonfonksiyone üst sistemle ilgili herhangi bir komplikasyona rastlanmamıştır. Bu olgularda nonfonksiyone üst sistemin çıkartılmasının gerekli olmadığını düşünüyoruz.