Oral Presentation - 18
The Clinical Significance of Lumbar Examination Findings In Children With Occult Spinal Dysraphisms: An Urodynamic Study
Introduction
Lumbar examination findings are important in the diagnosis of occult spinal dysraphisms. The aim of this study was to compare different lumbar findings in terms of urodynamic and demographic parameters in children.
Patients and Methods
Patients for whom urodynamic study was indicated for tethered cord syndrome due to abnormal lumbar findings were included in the study, prospectively. These patients were grouped in terms of their lumbar findings as; D: Dimples, SAM: Staining, Assymmetry, Mass, and H: Hairing, respectively. Age, sex and urodynamic findings including postvoid residual urine, leak point pressures, capacity, compliance, detrusor and sphincter activities were noted. Comparisons for quantitative parameters were done with Kruskal-Wallis test and for qualitative values, chi-square test.
Results
Out of 254 urodynamic studies, 37 patients met the criteria of the study. Nine patients were omitted as they had been previously operated for tethered cord syndrome and two patients were unable to be grouped as they had high lesions. There were 19 girls and 7 boys (D, n:12, SAM, n:6, and H, n:8, respectively). The mean age of the patients were 3,23±0,9 years (between 1 month to 20 years of age). The comparison between the urodynamic findings were found to be insignificant. However, detrusor sphincter dyssynergia was more often observed in SAM and H groups (p=0.052). On the other hand, female gender was significantly higher in patients with SAM and H type anomalies (p=0.04).
Conclusions
Dimples detected during physical examination may have an equal distribution in boys and girls. However, SAM and H type anomalies may be more frequently seen in girls. SAM type anomailes may imply a more complicated neuropathic anomaly in the bladder. Larger study groups are necessary to delineate differences in urodynamic findings in these patients.
Okült Spinal Disrafizmi Olan Çocuklarda Lomber Muayene Bulgularının Klinik Önemi: Ürodinamik Bir Çalışma
Amaç
Okült spinal disrafizmi olan çocuklarda lomber muayene bulguları önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı değişik lomber bulgusu olan hastaların ürodinamik ve demografik verilerinin karşılaştırılmasıdır.
Hastalar ve Metod
Anormal lomber muayene bulgusu olan ve gerilmiş omurilik sendromu tanısı ile ürodinami endikasyonu olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Hastalar lomber bulgularına göre; D: Dimple, LAK: Lekelenme, Asimetri, Kitle ve K: Kıllanma olarak gruplara ayrıldı. Yaş, cinsiyet, postmiksiyonel rezidü, sızdırma basınçları, kapasite, komplians, detrusor ve sfinkter aktivite bilgilerini içeren ürodinami bilgileri kaydedildi. Kantitatif veriler Kruskal-Wallis testi, kalitatif veriler ki-kare testi ile karşılaştırıldı.
Bulgular
Toplam 254 ürodinamik çalışmanın içinde 37 hasta çalışmaya dahil edildi. Dokuz hasta daha önceden ameliyat edilmiş oldukları için, 2 hasta da yüksek vertebral anomalileri olduğundan gruplandırma sıkıntısı açısından çalışma dışı bırakıldı. Çalışma grubunda 19 kız, 7 erkek hasta mevcuttu (D, n:12, LAK, n:6, and K, n:8). Hastaların ortalama yaşı 3,23±0,9 yıl (1 ay-20 yaş) idi. Ürodinamik verilerin karşılaştırılmasında, LAK grubunda daha fazla detrusor sfinkter dissinerijisi olduğu gözlendi (p=0.052) . Diğer taraftan, LAK ve K gruplarında kız cinsiyet, daha belirgin olarak mevcuttu (p=0.04).
Tartışma
Sakral dimple şeklinde olan anomaliler hem kızlarda hem de erkeklerde eşit oran da görülebilmektedir. LAK ve K tipi anomaliler daha sık kızlarda görülebilir. Sırtta lekelenme, asimetri ve kitle görünümü mevcut olması mesanede daha fazla oranda nöropati bulgusu verebilir. Okült spinal disrafizm ile beraber lomber bulguları olan hastalardaki ürodinamik farkları ortaya koymak için daha geniş klinik çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.