Poster With Presentation - 16
EFFICACY OF DIETILAMINOETIL-DEXTRAN/HIYALURONIC ACID (DEXELL®) IN THE TREATMENT OF VESICOURETERIC REFLUX IN AN EXPERIMENTAL MODEL
AIM
To examine the efficacy of Dietilaminoetil-Dextran/Hiyaluronic acid (Dexell®) in the treatment of vesicoureteric reflux in an experimental model.
MATERIAL AND METHODS
24 New Zeland type male rabbits were used in our study. They were divided into 3 groups . One cc of low viscosity Dexell was injected submucosally in the trigone in Group one, and high viscosity in Group two, and normal saline in group three as the control. All animals were re-operated six weeks after injection and area of injection was analysed.
RESULTS
The mean diameter of the injection site initially and afterwards were 1,5 and 1 cm respectively in Group I, these values were 1,5 and 1,4 cm in Group two. This difference was statistically significant.(p<0,001).
On pathological analysis, there was foreign body reaction at the injected area of 6 (%75)rabbits of group 1. There was foreign body reaction and dystrophic calcification in non-injected part of the bladder in 3 rabbits of this group. There was no foreign body reaction in samples of kidney, brain and lung in this group.
There was foreign body reaction in all injected parts of bladders of group 2, but non had in non-injected part of bladder. Also there was no foreign body nor foreign body reaction in samples of the kidney, brain and lung in Group 2.
CONCLUSION
In this study the durability and foreign body reaction in high viscosity Dexell ® is higher compared to low viscosity. These findings must be supported with long term studies.
Vezikoüretral Reflü Tedavisinde Dietilaminoetil-Dextran/Hiyaluronikasitin(Dexell®) Yararlılığının İncelenmesi
Amaç :
Dietilaminoetil–Dextran/Hiyaluronikasit (Dexell®)’in enjeksiyon bölgesinde oluşturduğu histopatolojik değişikllikleri incelemek
Gereç ve Yöntem :
Yirmidört adet 2500-3000 gr, New Zeland tipi erkek tavşan 8’erli 3 gruba ayrıldı. Grup 1’deki tavşanların mesanesi açılarak trigonun orta noktasına, submukozal bölgeye 1 cc düşük vizkoziteli , grup 2'dekilere 1 cc yüksek vizkoziteli Dexell enjeksiyonu yapıldı. Oluşan kabartının boyutları ölçüldü. Grup 3 kontrol grubu idi ve submukozal 1 cc serum fizyolojik enjeksiyonu yapıldı.
Altı hafta sonra 3 grubunda mesaneleri açılarak kabartının boyutları ölçüldü. Mesane enjeksiyon alanından, mesane domu, böbrek, akciğer ve beyin dokusundan örnekleme yapıldı. Patolojide iltihabi reaksiyon ve yabancı cisim varlığı değerlendirildi.
İşlem sonrası tavşanlar 200 mg/kg barbitüratla sakrifiye edildi. İstatistiksel analiz Mann-Whitney U testine göre yapıldı.
Bulgular :
Grup 1’deki ve grup 2'deki tavşanların mesanesinin trigon bölgesinde submukozal enjeksiyon sonrası ortalama olarak 1.5cm’lik kabartı oluştu. Altı hafta sonra yapılan kontrolde geride kalan kabartının boyutları grup 1'de ortalama olarak 1 cm ( 0.9-1.4 cm) , grup 2'de 1,4 cm (1.4-1.5 cm) idi. Bu fark istatistiksel olarak anlamlı idi (p< 0.001). Kontrol grubunda ölçümde farklılık saptamadı.
Patolojik incelemede; Grup 1’de 6'sında (%75) enjeksiyon bölgesinde iltihabi reaksiyon, enjeksiyon alanı dışındaki mesane bölgesinde 3’ünde (%37,5) yabancı cisim reaksiyonu saptandı.
Grup 2 ‘de enjeksiyon bölgesinden 8’inde(%100) de yabancı cisim saptandı.Norrmal mesane duvarında yabancı cisim görülmedi. Her iki grupta da diğer organlarda yabancı cisim izlenmedi.
Sonuç : Çalışmamızda yüksek vizkoziteli Dexell®’in düşük vizkozite grubuna göre enjeksiyon bölgesinde kalabilirliği ve yabancı cisim reaksiyonu varlığı daha fazla bulunmuştur. Daha uzun süreli çalışmalar ile bu verinin desteklenmesi gerekmektedir.