PEDURO 2015 6. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Poster - 54

Our experiences of Urethral Trauma in childhood

OBJECTIVE: Urethral trauma is a very rare trauma species with a difficult treatment process. In our study; we aimed to discuss the retrospective evaluation of our patients with traumatic injuries due to the urethra and bladder neck consists of literature.

MATERIALS AND METHODS: We evaluated retrospectively twelve patients (one girl, eleven boys) with urethra and bladder neck injury due to trauma between 2009 and 2014.

RESULTS: The mean age was 9.1±3.7 years (4-17). There was urethral stricture due to traffic accidents in seven cases, falls injury in two cases, gunshot wounds in a case, industrial accident in one case and a the lower urinary stone in a patient. While the injury was in the posterior urethra in five, in bladder neck in one and in penile urethra in six cases. Two of the patients with posterior urethral injury were the first application, but three patients were operated at another center initially. The patient with bladder neck injury had been operated on in another center but she referred to our hospital because of continuing drainage.We repaired anterior side of bladder. All three patients with posterior urethral injury were operated at least twice in another center and referred with urethral stricture. While two of cases reoperated, one of them had spontane peeing with internal urethrotomy and dilation. A patient who admitted to our center directly was treated with endoscopic catheterization and dilation. Other case healed with the use of buccal mucosa.

CONCLUSIONS: While in children; injuries of penile urethra frequently heal with catheterization, there should be a need for resection anastomosis in the treatment of penile urethral stricture. In most cases, we should remember even there is a necessity of patient-specific treatment plan and the possibility of multiple interventions, children can become continent and should have spontaneous peeing from urethra.

 

Çocuklarda üretra travması ile ilgili deneyimimiz

AMAÇ: Üretra travmaları, nadir karşılaşılan ve tedavi süreci oldukça zorlu bir travma türüdür. Çalışmamızda; travmaya bağlı üretra ve mesane boynu yaralanması olan olgularımız geriye dönük değerlendirilerek oluşan deneyimlerimizi literatür eşliğinde tartışmayı amaçladık.

MATERYAL-METOD:  Kliniğimizde 2009-2014 yılları arasında travmaya bağlı üretra ve mesane boynu yaralanması olan biri kız toplam 12 olgu geriye dönük değerlendirmeye alındı.

SONUÇLAR: Ortalama yaş 9,1±3.7yıldı (4-17). Yedi olguda trafik kazası, iki olguda yüksekte düşme, bir olguda ateşli silah yaralanması, bir olguda iş aletine bağlı yaralanma ve bir olguda da taş düşürmeye ikincil üretra darlığı saptandı. Beş olguda posterior üretra, bir olguda mesane boynu, altı olguda penil üretra zedelenmesi mevcuttu. Posterior üretra zedelenmesi olan olguların ikisi ilk olarak bize başvurur iken üç olgu dış merkezde opere edilip gönderilmişti. Mesane boynu zedelenen olgu erken dönemde dış merkezde opere edilmiş, drenajın devam etmesi nedeni ile hastanemize gönderilmişti. Operasyonda mesane boynunun anterior yüzünde hasarlanma olduğu görülerek  onarım yapıldı. Posterior üretra hasarı olan olguların üçü dış merkezde en az iki kez opere olmuş üretra striktürü gelişmiş olgulardı. Bu olguların ikisi reopere edilir iken birine internal üretrotomi ve dilatasyon ile kendinden işer hale getirildi. Direkt başvuran bir olgu endoskopik kataterizasyon ve dilatasyonla iyileştirilir iken diğer olguda bukkal mukoza kullanılarak kendinden işer hale getirildi.

TARTIŞMA: Üretra travmaları nadir görülen ve tek bir merkezde yeterli deneyimin oluşmasına çoğu zaman imkan vermeyen bir travma türüdür. Çocuklarda penil üretra yaralanmalarının çoğu kataterizasyonla iyileşir iken penil üretrada oluşan darlıkların tedavisinde rezeksiyon anastomoza gerek duyulabilir. Olguların çoğunda birden fazla girişim ve hastaya özel bir tedavi planı oluşturma gereği olsa da bu çabaların sonucunda çocukların kontinan ve üretradan idrar yapar hale geldiklerini unutmamalıyız.

Close