PEDURO 2015 6. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Poster - 16

COMPARISON OF DIAGNOSTIC METHODS IN PRIMARY AND SECONDARY VESICOUERETRIC REFLUX

~~Aim
The aim was to assess the efficacy and differences of diagnostic methods employed preoperatively in patients with primary (PVUR) and secondary vesicoureteric reflux (SVUR).
Patients and Methods
Records of the years 2006-2012 were evaluated retrospectively.
Results
248 refluxing ureters in 175 patients were detected. Among these, 65 (37%) were males and 110 (63%) were females. The mean age was 7 ± 4 years. 130 (74%) patients with188 ureters (76%) had PVUR and 45 (26%) patients with 60 ureters (24%) had SVUR. Voiding cystourethrography (VCUG) results were available in 208 ureters. Nine ureters (4%) had grade 1 reflux, 46 (22%) had grade 2, 78 (38%) had grade 3, 53 (25%) had grade 4 and 22 (11%) had grade 5. Among these, 155 ureters (74%) had PVUR and 53 (26%) ureters had SVUR. The degree of reflux was not different between the two groups. In PVUR, grade 5 VUR was more common in males (p = 0.015). In PVUR with grade 1 and 2 VUR, unilateral involvement was found to be higher than bilateral involvement (p = 0.002). In SVUR, grade 5 VUR was more commonly bilateral (p = 0.044). Ultrasonography (USG) results were available in 174 ureters of which 64 (37%) showed pelvicaliceal ectasia (PCE). Among these, 43 (35%) out of 123 ureters with PVUR and 21 (41%) out of 51 ureters with SVUR showed PCE. The incidence of PCE was higher in grade 3 and 5 PVUR and in grade 3 and 4 SVUR (p=0,0001) groups. The incidence of PCE was higher in grade 4 SVUR than in PVUR (p = 0.014). The incidence of PCE was higher in grade 5 PVUR than in SVR (p = 0.002). Dimercaptosuccinic acid (DMSA) scintigraphy results were available in 174. Renal scarring of the involved side was detected in 94 (54%).  Among these, 60 (49%) patients with 123 ureters had PVUR and 34 (67%) patients with 51 ureters had SVUR.  Renal scarring was found to be at a higher incidence in grade 3 than in PVUR of the same grade (p = 0.043).
Conclusion
The demographic characteristics, involved sides and reflux grades were similar in PVUR and SVUR. In higher reflux grades, both bilateral involvement and detection ratio of PCE by USG are higher. Static scintigraphy revealed half of the patients had renal scarring before any intervention was undertaken.

PRİMER VE SEKONDER VEZİKOÜRETERAL REFLÜDE TANISAL YÖNTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI

Amaç
Primer (PVUR)  ve sekonder (SVUR) vezikoüreteral reflü nedeniyle girişim uygulanan hastalarda işlem öncesi tanısal yöntemlerin etkinliğinin ve farklılıklarının değerlendirilmesi amaçlandı.
Hastalar ve Yöntem
2006-2012 yıllarına ait kayıtlar geriye dönük olarak değerlendirildi.
Bulgular
110’u (%63) kız ve 65’i (%37) erkek olan 175 hastanın 248 üreterinde VUR vardı. Ortalama yaş 7±4 yıldı. 130 (%74) hastanın 188  (%76) üreterinde PVUR ve 45 (%26) hastanın 60 (%24) üreterinde SVUR vardı. İşeme sistoüretrografisi (İSÜG) görüntülere ulaşılabilen 208 üreterin, 9’unda (%4) 1.derece, 46’sında (%22) 2.derece, 78’inde (%38) 3.derece, 53’ünde (%25) 4.derece ve 22’sinde (%11) 5. derece reflü vardı. Üreterlerin 155’inde (%74) PVUR ve 53’ünde (%26) SVUR mevcuttu. İki grup arasında reflü dereceleri açısından anlamlı fark yoktu. 5.derece PVUR’da erkekler daha sık görüldü (p=0,015). 1. ve 2. derece PVUR’da tek taraflı tutulumun çift taraflı tutuluma göre yüksek olduğu bulundu (p=0,002). 5. derece SVUR’da daha yüksek oranda çift taraflı tutulum gösterdiği saptandı (p=0,044). Ultrasonografi (USG) bilgilerine ulaşılan 174 üreterin 64’ünde (%37)  pelvikalisiyel ektazi (PKE) saptanmıştı. PVUR’lu 123 üreterin 43’ünde (%35) ve SVUR’lu 51 üreterin 21’sinde (%41) PKE vardı. 3. ve 5.derece PVUR ile 3. ve 4. derece SVUR’da PKE görülme oranı yüksekti (p=0,0001). 4. derece SVUR’da PKE görülme sıklığı PVUR’a göre daha yüksekti (p=0,014). 5. derece PVUR’da ise PKE görülme sıklığı SVUR’dan daha yüksekti (p=0,002). Dimerkaptosüksinik asit (DMSA) sintigrafisi bilgilerine ulaşılan 174 üreterin 94’ünde (%54) tutulan taraf böbreğinde skar saptanmıştı. PVUR’lu 123 üreterin 60’ında (%49) ve SVUR’lu 51 üreterin 34’ünde (%67) renal skar vardı. 3.derecede SVUR’da aynı derecedeki PVUR’a göre daha yüksek oranda skar saptandı (p=0,043).
Sonuç 
PVUR ve SVUR’da demografik özellikler, tutulan taraf ve reflü dereceleri benzer dağılım göstermektedir.  Yüksek derecelerde, hem PVUR hem de SVUR’da çift taraflı tutulum daha sıktır ve ultrasonografi PKE varlığını saptamada etkindir. Statik sintigrafi ile hastaların yarısında girişim öncesinde skar saptanmıştır.
 

Close