PEDURO 2017 8. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Poster - 4

A rare cause of hematuria: Schistosomiasis mimicking bladder cancer

B Özçift*, H Tosun**, B Karabulut*, H Deliağa**, HT Tiryaki***
*Ankara Child Health and Diseases, Hematology Oncology Training and Research Hospital Department of Pediatric Urology
**Ankara Child Disease Hematology and Oncology Education and Research Hospital
***Ankara Child Health and Diseases, Hematology Oncology Training and Research Hospital Department of Pediatric Surgery

Aim: Schistosoma haematobium is an endemic parasitic disease of the urinary tract. Humans may be infected by cercariae when they are in contact with contaminated fresh water. It is endemic in tropical and subtropical countries mainly in Africa and the eastern Mediterranean region. The infection can be seen nowadays in countries that the disease is not endemic because of the increase in travelling for tourism, business, imigration and education. We report a very rare case of urinary schistosomiasis caused by S. haematobium infection of a 9-year-old Sudanese boy  patient who has been applied  us suffering from urethrocutanous fistula and meatal stenosis linked to previous proximal hipospadias repair.

 

Case: A 9-year-old Sudanese boy consultated our clinic with complaining of urethrocutanous fistula and meatal stenosis. He had intermittent, painless terminal hematuria, irritative voiding symptoms , voiding weak and low calibrated stream. Previously, there were proximal hypospadias repair and urethral fistula repair in Sudan and Egypt. The urine sediment contained 1 erythrocytes and 1leukocytes per field. Ultrasound revealed a solid mass with 10x7 mm in diameter located intraluminal posterior bladder wall and have ecojenic regular borders. Cystoscopy was showed solitary papillary lesion located on the base wall of the urinary bladder. He underwent transurethral resection of the bladder with holmium laser. Histolopatholigical examination revealed morphologically compatible lessions with mixed type inflamatuar cells, dystrophic calsifications , numerous multinuclear giant cells and schistosoma eggs involving the subepitelial bladder wall. Medical treatment was planned with one dose 40 mg/kg praziquantel and patient was discharged.

 

In conclusion, where schistosomiasis is not endemic, such as Turkey, a detailed medical history is mandatory for differential diagnosis of this parasitic infection. The clinician should suspect this clinical entity especially in patients with hematuria and a history of traveling immigration from, or stay in, or travel across, areas known to be endemic for this helminthiasis.

Hematürinin ender bir nedeni: Mesane tümörünü taklit eden şistozomiazis

B Özçift*, H Tosun**, B Karabulut*, H Deliağa**, HT Tiryaki***
*Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Hematoloji Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Üroloji Kliniği
**Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hematoloji Onkoloji Eğitim Araştırma Hastanesi
***Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Hematoloji Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği

Amaç: Schistosoma haematobium üriner sistemin endemik parazitik bir hastalığıdır. İnsanlar kontamine sularla temasları halinde serkaryalar tarafından enfekte edilebilirler. Tropikal ve subtropikal Afrika ülkelerinde ve Doğu Akdeniz bölgesinde endemiktir. Bugünlerde hastalık, turizm, iş, göç ve eğitim nedeniyle artan seyahatler nedeniyle endemik olmayan ülkelerde de görülmektedir. Biz bu sunumda proksimal hipospadias tamiri sonrası üretrakutonöz fistülü ve üretral meatal stonuzu olan, Sudan’dan ameliyat olmak için gelen 9 yaşındaki erkek hastada ülkemizde oldukça nadir olarak görülen üriner şistozomiyazis olgusunu sunacağız.    

 

Olgu: 9 yaşındaki Sudanlı erkek çocuk, kliniğimize üretrakutanöz fistül ve üretral meatal stenozu olması nedeniyle Sudan dan  yönlendirildi. Ağrısız aralıklı terminal hematüri, irritatif işeme semptomları, zayıf ve ince idrar akımı mevcuttu.  Daha önce Sudan ve Mısırda proksimal hipospadas tamiri ve üretrakutanöz fistül tamiri hikayesi mevcuttu. Fizik muayenede üretral mea dralığı ve prokismal penil üretrakuatnöz fistül dışında önemli bir bulgusu yoktu. Tam idrar tetkikinde her sahada 1 eritrosit ve 1 lökösit mevcuttu. Ultrason mesane posterior duvarda mesane lümenine uzanım gösteren 10 x 7 mm boyutunda solid ve ekojenik düzgün sınırları olan kitle olduğunu gösteriyordu. Sistoskopide mesane tabanında 1 cmlik papiller lezyon görüldü. Holmium lazer ile mesanede transüretral rezeksiyon yapıldı. Histopatolojik incelemede epitelyum altı mesane duvarında kanamalı zeminde lenfosit, eozinofil lökosit, nötrofil lökosit ve plazma hücrelerinden oluşan mikst tipte inflamatuar. hücreler ve çok sayıda distrifik kalisfikasyon alanı ile şiştozoma yumurtası ile uyumlu morfolojide çok sayıda yapı dikkati çekti. Arada çok sayıda multinükleer dev hücre varlığı izlendi. Epitelde yer yer ülser, erozyon, hiperplazi ve papilla benzeri yapılar gözlendi. Tek doz 40 mg/kg praziquentel tedavisi planlandı ve hasta taburcu edildi. 

 

Sonuç olarak, Türkiye gibi şistozomiyazis  hastalığının endemik olmadığı  nadir görülüğü bölgelerde, bu paraziter enfeksiyonun ayırıcı tanısında ayrıntılı bir tıbbi öykünün olması zorunludur. Klinisyen, bu klinik varlıktan özellikle hematürisi olan ve bu helmintiazis için endemik olduğu bilinen bölgelerden göç eden, oralardan herhangi bir amaçla ziyarete gelen veya oralara seyahat  geçmişi olan hastalardan şüphelenmelidir.

Close