Oral Presentation - 72
Successful Superselective Renal Artery Embolization With Infusion of Coagulation Factors After Blunt Abdominal Trauma in a Child With Hemophilia
MU Yılmaz*, B Türedi Sezer*, S Gündoğdu**, M Sezgin Evim***, MF İnecikli****, N Kılıç*, ME Balkan*
*Bursa Uludag University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery, Division of Pediatric Urology
**Bursa Uludag University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery
***Bursa Uludag University, Faculty Of Medicine, Department of Pediatrics, Division Of Pediatric Oncology
****Bursa Uludag University School of Medicine Department of Radiology, Section of Interventional Radiology
Introduction: Pediatric abdominal trauma can be life-threating in patients with bleeding disorders . We aimed to present the successful endovascular management of a patient with hemophilia after blunt abdominal trauma.
Case presentation: Fourteen year-old girl with hemophilia had a history of hitting the right part of her body to the pole during a volleyball match at school. She had multi-organ injuries consisting contusion of right lung, grade 5 right renal injury and grade 2 liver injury . Since she was hypotensive and tachycardic despite adequate fluid ressuscitation, she was immediately transferred to intensive care unit. Blood transfusion and factor replacement was made according to recommendations of pediatric hematology team. Lung and liver injury was stable on control examinations and radiologic imaging. On the second day, due to progressive decrease in serial checked hemoglobin-hematocrit levels and being hemodynamically unstable despite adequate blood transfusions, interventional radiology consultation was made. In angiographic evaluation, multiple bleeding foci from segmental branches of lower right pole were detected. Superselective embolisation was performed by adjusting 10% concentration of NBCA+ lipiodol (480mg/10ml) mixture. Two days after procedure,her hemodynamical status improved . After 9 days of surgical follow-up, she was transferred to pediatric hematology service for further hematologic evaluation. Surgical follow-up was planned for perirenal hematoma resolution and possible late complications of renal injury and the procedure done.
Conclusion: Persistent bleeding after severe renal trauma in patients with bleeding disorders like hemophilia can be safely and successfully managed with minimally invasive endovascular management with multidisciplinary close follow-up
Hemofilili Çocukta Renal Travma Sonrası Persiste Eden Kanamada Koagülasyon Faktörleri İnfüzyonu ile Yapılan Başarılı Süper Selektif Renal Arter Embolizasyonu
MU Yılmaz*, B Türedi Sezer*, S Gündoğdu**, M Sezgin Evim***, MF İnecikli****, N Kılıç*, ME Balkan*
*Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı
**Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
***Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağılığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Çocuk Onkoloji Bilim Dalı
****Bursa Uudağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, Girişimsel Radyoloji
Giriş: Çocuklarda abdominal travma, derecesine bağlı olarak farklı klinik durumlara yol açabilir ve kanama bozukluğu olan çocuklarda hayatı tehdit edici durumlar geliştiğinde müdahale yöntemine ve zamanlamasına karar vermek zorlaşabilir. Hemofilili çocuk hastada künt batın travması sonrası gelişen renal travmaya bağlı persiste eden kanama için uygulanan endovasküler müdahalenin sunulması amaçlandı.
Olgu sunumu: On dört yaşında kız hasta, okulda voleybol maçı sırasında sağ tarafını file direğine çarpma öyküsü ile başvurdu. Sağ akciğer kontüzyonu, grade 2 karaciğer yaralanması ve grade 5 sağ böbrek yaralanması mevcuttu. Uygun ve yeterli sıvı resusitasyonuna rağmen hipotansif ve taşikardik seyreden hasta yoğun bakım ünitesinde takibe alındı. Çocuk hematoloji ekibinin önerisine uygun olacak şekilde kan ve faktör replasmanı yapıldı. Kontrol değerlendirmelerde ve radyolojik görüntülemelerde karaciğer yaralanması ve akciğer kontüzyonunun stabil olduğu saptandı. Takibin 2. gününde kontrol hemoglobin ve hematokrit değerlerinde progresif azalma devam eden ve uygun kan ürünü ve faktör replasmanına rağmen hemodinamik olarak stabil olmayan hasta girişimsel radyolojiye konsulte edildi. Anjiyografik incelemede, sağ böbrek alt pol segmenter damarlarda multiple kanama odakları saptandı. N-butyl-cyanoacrylate (NBCA) %10 konsantrasyonu ve lipidiol (480 mg/10ml)karışımı ile süper selektif embolizasyon uygulandı. İşlem sonrası tansiyonu normale dönen ve taşikardisi azalan hasta 2. günde hemodinamik olarak stabil hale geldi. İşlem sonrası 9. günde cerrahi olarak stabil olan hasta, perirenal hematom rezolüsyonu ve renal yaralanmanın olası geç komplikasyonları açısından çocuk ürolojisi takibine devam edilecek şekilde çocuk hematoloji servisine transfer edildi.
Sonuç: Hemofili gibi kanama bozukluğu olan çocuklarda, renal travmaya bağlı hemodinamiyi bozan persiste eden kanamalarda minimal invaziv endovasküler yöntemler, multidisipliner yaklaşım ile uygun kan ürünü ve faktör replasmanı ile güvenle uygulanabilir.