PEDURO 2022 11. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Oral Presentation - 64

Long-term outcomes of pyeloplasty in children with poorly functioning kidneys

AB Uçan*, G Yaslı**, M Şahin*, Ö Okur***, A Şencan*
*İzmir Dr.Behçet Uz Children's Hospital, Department of Pediatric Surgery
**İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Başkanlığı
***İzmir Dr.Behçet Uz Children's Hospital, Department of Pediatric Surgery

Introduction

The treatment of ureteropelvic junction obstruction(UPJO) in poorly functioning kidneys remains controversial. Some authors have recommended nephrectomy, especially when split renal function is <10%, while others favor renal salvage. The aim of the study was to determine the efficacy and long-term outcome of pyeloplasty in poorly functioning kidneys in children.

Materials and methods

A total of 26 patients who underwent pyeloplasty with poorly functioning kidneys in 2008-2020 were divided into two groups split renal function <10% and 10-30%. Patients’ demographics, preoperative and postoperative anteroposterior diameter(APD), parenchymal thickness(PT) on USG and differential renal function(DF), and drainage patterns were analyzed and compared among the groups. Hypertension, urinary tract infection and complications during follow-up were also noted.

Results

12 of 26 patients renal function was <10%(mean age 72,5 months, mean DF: 4,1±3,8%)(group I). In the other 14 patients DF was between 10-30%(mean age 16 months, mean DF: 22,6±5,6 %)[group II). Preoperative and postoperative APD, and preoperative PT ratios were not found statistically significant among the groups. Postoperative PT ratio and postoperative DF were found significantly increased in Group II. In Group I, hypertension was detected in 5 cases (41.6%) during follow-up.

Conclusion

Pyeloplasty gives good results in poorly functioning kidneys with DF between 10%to 30% in the pediatric age group. But in patients with <10%, parenchymal or DF improvement is not satisfactory and the high risk of hypertension development is a concern.

Fonksiyonu ileri derecede bozulmuş üreteropelvik darlık olgularında pyeloplastinin uzun dönem sonuçları

AB Uçan*, G Yaslı**, M Şahin*, Ö Okur***, A Şencan*
*Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği, İzmir/ Türkiye
**İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Başkanlığı
***İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği

Giriş: Böbrek fonksiyonu ileri derecede bozulmuş üreteropelvik darlık(UPD)olgularının tedavisi tartışmalıdır. Bazı yazarlar, özellikle böbrek fonksiyonu <%10 olduğunda nefrektomiyi önerirken, diğerleri pyeloplasti yapılarak böbreğin korunmasını savunmaktadır. Çalışmamızın amacı, böbrek fonksiyonu ileri derecede bozulmuş UPD olgularında pyeloplastinin etkinliğini ve uzun vadeli sonuçlarını ortaya koymaktır.

Hastalar ve metot

2008-2020 yıllarında pyeloplasti ameliyatı geçiren böbrek fonksiyonu bozuk toplam 26 hasta, böbrek fonksiyonları %10 ‘dan düşük ve %10 ile %30 arası olmak üzere iki gruba ayrıldı. Hastaların demografik özellikleri, ameliyat öncesi ve sonrası ön-arka çap (AP), USG'de parankim kalınlığı (PK), diferansiyel böbrek fonksiyonu (DF) ve drenaj paternleri gruplar arasında analiz edildi ve karşılaştırıldı. Hipertansiyon, idrar yolu enfeksiyonu ve takip sırasındaki komplikasyonlar da gözden geçirildi.

Sonuçlar

26 hastanın 12'sinde böbrek fonksiyonu %10’un altında (ortalama yaş 72,5 ay, ortalama DF 4,1±3,8) (grup I) idi. Diğer 14 hastada DF %10-30 arasındaydı (ortalama yaş 16 ay, ortalama DF % 22,6)[grup II). Gruplar arasında ameliyat öncesi ve sonrası AP ve ameliyat öncesi PK oranları istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı. Grup II'de postoperatif PK oranı ve postoperatif DF anlamlı olarak artmış bulundu. Grup I'de takip sırasında 5 olguda(%41,6) hipertansiyon saptandı.

Tartışma

DF’u %10 ile %30 arasında olan olgularda pyeloplasti iyi sonuçlar vermektedir. Ancak %10’un altında fonksiyonu olan hastaların böbrek parankiminde tatmin edici düzeyde iyileşme saptanmamıştır, ayrıca bu olgularda yüksek oranda hipertansiyon gelişimi endişe vericidir.

Close