Oral Presentation - 22
Evaluation of Emotional, Behavioral, Physical Status and Quality of Life of Children with Lower Urinary Tract Dysfunctions
EZ Saatçi*, H Tuğtepe**, A Köseoğlu*, T Atalay*, E Kaya Mutlu***
*Uropelvic Solutions, Pelvic Floor Rehabilitation Center, Istanbul, Turkey
**Tugtepe Pediatric Urology and Surgery Clinic, Uropelvic Solutions, Pelvic Floor Rehabilitation Center, Istanbul, Turkey
***Bandırma Onyedi Eylul University, Health Sciences Faculty, Physiotherapy and Rehabilitation Department.
Aim:Lower urinary tract dysfunction(LUTD) is voiding dysfunctions without anatomical/neurological involvement. There are few studies associating patients' and parents' quality of life with cognitive and school performance. The aim of the study is to evaluate quality of life of children with LUTD and to compare parent and child perspectives.
Methods:43 patients(Group1) who were diagnosed with LUTD for the first time and 43 healthy(Group2) children aged 5-18 years participated in the study. In order to evaluate quality of life of participants, child and parent forms of the Pediatric Quality of Life Inventory(PedsQL) for age groups; 5-7,8-12, and 13-18 were applied. It's results were analyzed for the scales four sub-parameters which are, physical health(PHS), emotional functioning(EFS), social functioning(SOC-FS), and school functioning(SFS).
Results:According to Independent-Samples T-test results, a statistically significant difference was found between groups at PedsQL-Child forms PHS, EFS, SFS sub-parameters. There was also a statistically significant difference between groups at PedsQL-Parent forms EFS, SOC-FS, and SFS sub-parameters as well(p=0,004,p=0,001,p=0,001,p=0,001,p=0,001,p=0,017). It was determined that quality of life levels of LUTD group were lower in all sub-parameters of the scale compared to healthy group.
Conclusion:LUTD;negatively affects children's physical, emotional functionality and academic achievement. Parents of children with LUTD perceive their children's quality of life to be lower in terms of emotional and school functioning. The evaluations of these patients should be handled not only in urological and physical aspects, but also in a holistic and objective way. Scales answered by families should also be used. Health professionals should be informed about effects on quality of life of children with LUTD and should follow an interdisciplinary approach to mitigate psychological consequences on children and parents.
Alt Üriner Sistem Disfonksiyonu Olan Çocukların Duygusal, Davranışsal, Fiziksel Durumları ve Yaşam Kalitesi Düzeylerinin Değerlendirilmesi
EZ Saatçi*, H Tuğtepe**, A Köseoğlu*, T Atalay*, E Kaya Mutlu***
*Uropelvic Solutions, Pelvik Taban Rehabilitasyon Merkezi, İstanbul, Türkiye
**Tuğtepe Çocuk Ürolojisi ve Cerrahisi Kliniği, Uropelvic Solutions, Pelvik Taban Rehabilitasyon Merkezi, İstanbul, Türkiye
***Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü
Amaç: Alt üriner sistem disfonksiyonu (AÜSD), anatomik veya nörolojik etkilenimi olmayan işeme disfonksiyonlarıdır. Semptomlar, Uluslararası Çocuk Kontinans Derneği (ICCS) tarafından standardize edilmiştir. Hastaların ve ebeveynlerin yaşam kalitelerini bilişsel ve okul performansıyla ilişkilendiren az sayıda çalışma vardır. Bu çalışmanın amacı AÜSD olan çocukların yaşam kalitelerinin değerlendirilmesi ve ebeveyn ile çocuk bakış açılarının karşılaştırılmasıdır.
Yöntem: Çalışmaya 5-18 yaş arası ilk defa AÜSD tanısı alan 43 hasta (Grup 1) ve 43 sağlıklı (Grup 2) çocuk katıldı. Katılımcıların yaşam kalitelerini değerlendirmek için Çocuklar için Yaşam Kalitesi Ölçeği’nin (ÇİYKÖ) 5-7, 8-12, 13-18 yaş gruplarına ait çocuk ve ebeveyn formları uygulandı. Toplam 23 soru olan bu ölçeğin; fiziksel sağlık (FSTP), duygusal işlevsellik (DİP), sosyal işlevsellik (SİP) ve okul işlevselliği (OİP) olmak üzere dört alt parametresi için sonuçlar analiz edildi.
Bulgular: “Independent-Samples T” test sonuçlarına göre gruplar arasında ÇİYKÖ-Çocuk formunun; fiziksel sağlık, duygusal işlevsellik, okul işlevselliği ve ÇİYKÖ-Ebeveyn formunun; duygusal işlevsellik, sosyal işlevsellik, okul işlevselliği açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulundu (sırasıyla; p=0,004, p=0,001, p=0,001, p=0,001, p=0,001, p=0,017). Ölçeğin tüm alt parametrelerinde AÜSD grubunun yaşam kalitesi düzeylerinin sağlıklı gruba kıyasla daha düşük olduğu saptandı.
Sonuç: AÜSD; çocukların fiziksel, duygusal işlevselliklerini ve akademik başarılarını olumsuz yönde etkilemektedir. AÜSD olan çocukların ebeveynleri, çocuklarının yaşam kalitelerini duygusal işlevsellik ve okul işlevselliği olarak daha düşük algılamaktadırlar. Bu hastaların değerlendirmeleri sadece ürolojik ve fiziksel açıdan değil, bütüncül ve objektif bir şekilde uygulanarak ele alınmalı ve ailelerin cevapladığı ölçekler de kullanılmalıdır. Sağlık profesyonelleri, AÜSD olan çocukların yaşam kalitesi üzerindeki etkileri konusunda bilgilendirilmeli ve psikolojik sonuçların hem çocuğa hem de ebeveynlere olan olumsuz etkilerini hafifletebilmek için interdisipliner bir yaklaşım izlemelidir.