EN
TÜRKÇE
Oral Presentation - 19
Is Cortical Transit Time a parameter to prove relief of obstruction after pyeloplasty in antenatally diagnosed Ureteropelvic Junction Obstruction?
AB Uçan*, G Yaslı**, D Doğan***, K Polatdemir****, A Şencan*
*Dr. Behçet Uz Children's Hospital, Department of Pediatric Surgery
**Directorate of Health Non-Communicable Diseases Unit
***Dr. Behçet Uz Children's Hospital, Department of Nuclear Medicine
****İzmir City Hospital, Pediatric Surgery Department, İzmir
Purpose
The study aims to determine the possible improvement in cortical transit time(CTT) after surgery in infants with antenatally diagnosed ureteropelvic junction obstruction (UPJO) and investigate the correlation of CTT with preoperative renal function and parenchymal thickness.
Patients and Methods
Medical charts of 32 antenatally diagnosed children with UPJO operated on between 2014 and 2021 were reviewed. Patients' demographics, preoperative and postoperative anteroposterior diameter(APD), parenchymal thickness(PT) ratio, differential renal function(DF), drainage patterns, and CTT were compared to determine operative benefit. Preoperative CTT of each patient was also grouped as severely delayed (>6 min) and moderately delayed (3-5 min) and compared. The correlation between the pre-operative CTT and preoperative DF and PT ratio was investigated.
Results
The median age of the patients was 8.8 months(1-24 months). The CTT (mean: 6.8±3.0 min) was prolonged before surgery and was significantly improved (mean 4.6±1.0 min) after the operation(p<0.001). A significant negative correlation was detected between the CTT and preoperative DF and between the CTT and preoperative PT ratio. Preoperative DF was found to be significantly impaired in patients within the severely prolonged CTT group compared to those within the moderately prolonged CTT group. Significant improvement in DF was detected in patients in the severely prolonged CTT group after surgery.
Conclusion
CTT is a parameter to prove relief of obstruction in patients with antenatally diagnosed UPJO after surgery. CTT is negatively correlated with preoperative DF and PT ratio. Severely prolonged CTT may be considered to be an indication of early surgical intervention.
Antenatal Tanılı Üreteropelvik Bileşke Darlığı olgularında Kortikal Geçiş Süresi Obtrüksiyonun ortadan kalktığını kanıtlayabilir mi?
AB Uçan*, G Yaslı**, D Doğan***, K Polatdemir****, A Şencan*
*SBÜ Dr.Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği
**İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü
***SBÜ Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nükleer Tıp Bölümü
****İzmir Şehir Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Bölümü, İzmir
Amaç
Kortikal geçiş süresi(KTT) böbrek parankiminin ekskresyon fonksiyonunun bir göstergesidir ve radyofarmasötiğin böbrek parankiminden böbrek pelvisine geçiş süresi olarak tanımlanabilir. Çalışmanın amacı, antenatal tanılı üreteropelvik bileşke darlığı (UPD) olan olgularda postoperatif KTT’deki olası iyileşmeyi belirlemek ve KTT'nin preoperatif böbrek diferansiyel fonksiyonu(DF) ve parankim kalınlığı oranı(PKo) ile ilişkisini araştırmaktır.
Hastalar ve Yöntem
2014 ile 2021 yılları arasında ameliyat edilen 32 antenatal tanılı üreteopelvik darlık olgusunun demografik özellikleri, ameliyat öncesi ve sonrası pelvis ön-arka çapları(AP), PKo, DF, drenaj paternleri ve kortikal geçiş süreleri geriye dönük olarak değerlendirildi. KTT görsel yöntemle ölçülerek 3 dakikadan uzun olması anlamlı kabul edildi. Olguların ameliyat öncesi kortikal geçiş zamanı ileri derecede gecikmiş (>6 dk) ve orta derecede gecikmiş (3-5 dk) olarak gruplandırılarak preoperatif ve postoperatif parametreleri karşılaştırıldı. Preoperatif KTT ile preoperatif DF ve PKo arasındaki korelasyon araştırıldı.
Bulgular
Hastaların ortanca yaşı 8,8 ay (1-24 ay) idi. Ameliyat öncesinde KTT (6,8±3,0 dakika) uzamışken, ameliyat sonrasında anlamlı geriledi(ortalama 4,6±1,0 dakika)(p<0,001). Preoperatif KTT ile preoperatif DF(r=-0.587, p<0.001) ve preoperatif PKo(r=-0.370, p= 0.037) arasında anlamlı negatif korelasyon mevcuttu. Ameliyat öncesi DF'nin, KTT’si ciddi derecede uzamış olan olgularda orta derecede uzamış olgulara kıyasla anlamlı derecede bozulmuş olduğu (p:0,023)ancak operasyondan sonra anlamlı olarak düzeldiği görüldü(p:0,026).
Tartışma/Sonuç
Uzamış KTT drenaj eğrileri ve T1/2’nin aksine pelvisin boşalımını değil, böbrek parankiminin atılım fonksiyonunu gösterir. Son yıllarda pek çok çalışma KTT’nin obstrüksiyonun bir belirteci olarak kullanılmasını desteklemektedir. Çalışmamız antenatal tanılı olgularda ameliyat öncesi uzamış olan KTT’nin ameliyat sonrası düzeldiğini ve obtrüksiyonun ortadan kalktığını kanıtlayan bir parametre olarak kullanılabileceğini düşündürmüştür. Ayrıca preoperatif KTT arttıkça böbrek fonksiyonunun bozulduğu ve böbrek parankiminin inceldiği görülmüştür. KTT’si ciddi derecede uzamış olgularının renal fonksiyonlarındaki postoperatif anlamlı düzelme, özellikle bu olguların erken cerrahi müdahaleden yarar görebileceğinin kanıtı olarak düşünülebilir.